Gündem
13 Mayıs 2022 17:41 Son Güncelleme: 13 Mayıs 2022 17:48

Bülent Arınç'tan 'Kaftancıoğlu' paylaşımları: Dünün mağdurları hukuksuzluklara göz yumuyor

Eski TBMM Başkanı ve eski Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, "Dünün mağdurlarının mağrur ifadelerle yaşanan hukuksuzluklara gözünü yumması kamu vicdanını yaralamaktadır" ifadelerini kullandı.

Eski Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişaret Kurulu (YİK) ve eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen Yargıtay kararına tepki gösterdi.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Arınç, "Eğer ülkemizde bir beka problemi söz konusu ise problemin kaynağı milletimizin bu ihtiyacında aranmalıdır." ifadelerini kullandı.

Arınç, "kamu görevlisine hakaret", "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamak" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla yargılanan ve cezaları Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında paylaşım yaptı.

Cezaların onanmasına tepki gösteren Arınç, ifade özgürlüğü vurgusu yaparak yargıyı eleştirdi.

Arınç, şunları söyledi:

Milletimizin ivedilikle ihtiyaç duyduğu şey; adaletin günlük siyasi çekişmelere konu edilmesinden kurtarılarak yeniden sağlam temellere oturtulmasıdır. Eğer ülkemizde bir beka problemi söz konusu ise problemin kaynağı milletimizin bu ihtiyacında aranmalıdır. Bir dönem çeşitli vesayet odaklarının etkisi altındaki yargı tarafından mağdur edilen bizlerin hikayeleri hafızalarda tazeliğini korurken, dünün mağdurlarının mağrur ifadelerle yaşanan hukuksuzluklara gözünü yumması kamu vicdanını yaralamaktadır.

Beyan edilen fikirler beyan eden kişinin dışındaki toplumsal kesimlerin, siyasi iradenin hoşuna gitmese dahi ifade özgürlüğünün kısıtlanamayacağı da geçmişteki birçok AİHM, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararlarıyla içtihat haline gelmiştir. İfade özgürlüğü; Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve anayasamız tarafından güvence altına alınmıştır.

Demokrasinin tekâmülü ve bir toplumun olgunlaşması ancak bu hürriyete gösterdiği saygı ve hoşgörü oranında mümkündür. Yasama ve yürütmenin yanında üçüncü erk olarak yer alan yargının en temel görevi; hiçbir tesir altında kalmadan, bağımsızlık ve tarafsızlık prensibine yaslanarak, milletimizin vicdan terazisine uygun kararlara imza atarak adaleti hayata geçirmektir.