Bir hanım kızımızın çalınan(!) gazetecilik hayalleri

Kimin hakkı olabilir bir genç kızın gazetecilik hayallerini çalmaya?

Avcılar’da metrobüsler kafa kafaya çarpıştı, faturası habercilik aşkıyla(!) yanıp tutuşan Ak Parti Avcılar Gençlik Kolları üyesi genç bir hanım kızımıza kesildi.

Neymiş efendim, “amaçları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu bu olayın sorumlusu” gibi göstermekmiş…

Ne demiş olay yerinden bildiren hanım kızımız videosunda?

Hemen hatırlayalım:

“Ak parti avcılar olarak kaza yerindeyiz. İki metrobüs kafa kafaya çok feci şekilde çarpıştı. Binlerce yaralı ve sayısı belli olmayacak kadar da ölü var. İBB yetkililerine buradan sesleniyoruz. Bu canların hesabını kime nasıl vereceksiniz?”

Bu cümlelerin yer aldığı video genç kızımızın sosyal medya hesabında paylaşılır paylaşılmaz bir de ne görelim?

Video viral olmuş, adeta bir bardak suda fırtına koparılmış, klavye başında linç başlamış, Twitter’da etiketler açılarak TT yapılmış.

Kısacası genç kızımızın ne trollüğü kalmış ne de provokatörlüğü…

Tüm bu yaşananlar sonrasında ise genç kızımız sosyal medya hesabını kapatmakta buldu çareyi… Gazetecilik hayalleri ise muhtemelen bir başka bahara kaldı.

Oysa hanım kızımızı linç edenler azıcık empati yapabilselerdi, olaya başka türlü bakabilirlerdi.

Belki de o anki haleti ruhiyesi itibariyle habercilik kariyerine yanlış bir zamanda başlangıç yapmıştı.

Belki de yaşı gereği dakikalar önce içinde fazlaca kaos içeren GTA oyununu oynayarak olay yerine gelmiş ve oyundaki kaosu fazlaca içselleştirmesi konuşmalarına yansımıştı.

Ayrıca, bir siyasi partinin ilçe teşkilatına bağlı gençlik kollarında Tanıtım ve Medya Başkanı olmanın da kendine göre birtakım sorumlulukları var. Bu sorumluluk, icabında bir metrobüs kazasında bile kamerayı kaptığın gibi olay yerine gitmeyi gerektirir. Ne yazık ki bazıları bunu bilemeyecek kadar bile cahiller!

Bre vicdansızlar…

Kimin hakkı olabilir bir genç kızın gazetecilik hayallerini çalmaya?

Hangi kendini bilmez dizginleyebilir onun gelecekte A Haber’de muhabir olma hayallerini?

Kim bilebilir bu geç hanımın içinden bir Hilal Kaplan, Cemile Bayraktar, Halime Kökçe ve Esra Elönü’nün çıkıp çıkmayacağını?

Hangi kendini bilmez tahmin edebilir bugün metrobüsten bildiren bu kızımızın yarın Cumhurbaşkanlığı uçağından bildirmeyeceğini?

Bitmedi, dahası var…

Hanım kızımıza en büyük ayıbı da o koca koca gazeteciler ve siyasetçiler yapmış.

Onun videosu üzerinden sazan gibi konuya dalıp açıklamalar yaparak hemen vaziyet almışlar.

Doğrusu insan gerçekten hayret ediyor…

İçinizden bazılarının “İyi ama gazeteciliğin temel kuralı 5N+1K’dır” diye sızlandığınızı duyar gibiyim.

Olsun! Ne olmuş yani?

Alt tarafı genç kızımızın yayınında bu harflerden bazıları eksik kalmış…

N‘ler 5 tane yerine 1-2 tane, “K” ise hiç yer almamış.

Videodaki “Binlerce yaralı” ve “sayısız ölü” şeklindeki abartı sözlerine gelecek olursak…

Sayının ne önemi var?

Mühim olan habercilik(!)

Ha binlerce kişi yaralanmış, ha sayısı belli olmayacak kadar kişi ölmüş. Maksat hasıl olmuş mu olmuş… Mesele bu kadar…

O kadarına da takılmayın bari…

Habercilik heyecanıdır” deyin gitsin…

Kim yapmadı ki aynı hataları zamanında?  

Bazı mihraklar sırf haince düşüncelerinden olacak, video haberdeki bazı unsurların tam olarak yerine getirildiğini bile görmemişler üstelik.

Doğrusu hanım kızımız “gazetecilik refleksi”, “haber değeri” ve “haber takibi kuralları” bakımından son derece takdire şayan davranışlar göstermiş.

Bir kere habercilik refleksiyle hareket ederek olay yerine hızlıca gitmiş midir?

Evet…

Bu olayın bir haber değeri olduğunun farkına varmış mıdır?

Evet…

Haber takibi kurallarına uyarak, görevli yeleği, kamera, mikrofon gibi teknik ekipmanlarını temin ederek olayı haberleştirmeye çalışmış mıdır?

Evet…

Metrobüsün içine girerek yolcularla ilgili gözlemlerini de anlatmış mıdır?

Evet…

Bu ölen ve yaralananların hesabını kim verecek?” diye sorarak soruşturmacı gazeteciliğin gereklerini yapmış mıdır?

Evet…

O halde daha neyi tartışıyorsunuz?

Tek derdiniz video haberde eksik olan birkaç “N” ile bir “K” mıdır yani?

Son sözüm de, “Bana kötülüğün videosunu çekebilir misin desem bu video ilk 10'a girer” diye Twitter’da yorum yapan o densize…

Sana cevabım sadece şudur:

“Ezan susmaz, bayrak inmez, vatan bölünmez.”

Umarım anlamışsınızdır.

Bir kere haberciliği sizden öğrenecek değiliz…