Gündem
05 Tem 2010 14:18 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:26

BİHTER İNTİHAR EDEREK KÖTÜ ÖRNEK Mİ OLDU? DİZİLER İNTİHARI ÖZENDİRİYOR MU?

Aşk-ı Memnu'nun finalinde Bihter'in intihar etmesi yeni bir tartışmayı daha alevlendirdi!

Diziler intiharı özendiriyor mu?

‘Türkiye’nin en çok izlenen dizileri intiharla sonlandı.’ İlk olarak “Aşk-ı Memnu” ardından “Aşk Bir Hayal” isimli dizilerde ana karakterlerin intihar etmesi ve daha nice dizide esas kızın hamile olduğunu öğrenince intihara yönelmesi “Kurgu intiharlar gerçek intiharlara zemin oluşturabilir mi?” sorusu üzerine ciddiyetle düşünmemizi gerektiriyor.

Bihter geceliği, yüzüğü gibi Bihter silahı ve intiharı da taklit edilebilir mi?

İşte farklı görüşler...

‘Dizilerdeki intiharlar toplumu etkiliyor, salgına bile dönüşebilir’
Psikiyatr Doç. Dr. ÖZKAN PEKTAŞ:

Medyada detaylı verilen intihar öyküleri özellikle depresif duygu durumundaki kişilerin bu durumu kopya etmelerine neden olur ve intihar oranlarına ciddi artış getirir. İntihar bir salgına dönüşebilir. Bunu yapan ünlü bir kişiyse, “O yaptı ben neden yapmayayım? Demek ki çare bu” diye davranmaya itebilir.

Avusturya’da bir ara intiharlar çok artmıştı, birçok insanmetronun altına kendisini atıp hayatını kaybetti. Bu haberlerin yayınlanması yasaklandıktan sonra intihar olaylarında çok ciddi azalma oldu. Depresif insanlar kolay manipüle edilir. Ülkemizde okuma alışkanlığı çok fazla yok ve TV oldukça önemli bir yerde. Dolayısıyla dizilerdeki intiharlar toplumu fazlasıyla etkiliyor.

 Psikolog ADALET BAĞDU:
‘İntihar ‘onurlu son’ gibi sunuluyor bilinçaltımız maniple ediliyor’

Dizilerin topluma örnek olduğunu, algıda bilinçaltı çalışmaları yapıp farkında olmadan maniple ettiğini çok net ifade edebilirim.
İntihar eğiliminin iki nedeni var; ilki psikolojik rahatsızlıktan. İkincisi çevreden modellenen davranışlardan. Rol model bu kişiler nasıl yaşıyorsa, ne giyiyorsa, hayran kitlesi bunu modeller. İntihar da dahil.
Bihter’in intiharından “onurlu bir son” diye bahsedildi birçok yerde, intihar onurlu bir son değil zayıflık ve çaresizliktir.

Psikiyatr Prof. Dr. ALPER HASANOĞLU:
‘Ahlaksızlık yapan ölsün’ mantığı tescillendi’

Goethe’nin “Genç Werther’in Acıları” ile başlayan bir akım bu. Kitabı okuyanlar aşk acısını ancak intiharla dindirebileceğini düşündü, bir sürü genç ne kadar iyi âşık olduğunu göstermek için intihar etti.
Aşk-ı Memnu’da tam tersi, kişinin ahlaka, toplum geleneklerine uygun olmayan bir şeyi yaptığında ölüyor olmasının ne kadar doğru olduğu gösterildi. Bihter için ‘ölsün tabii’ diyen, bunu çok ciddi hisseden insanlar vardı.
Bu ahlakçı bir bakış açısı. “İnsan ilişkilerinde toplumsal ahlak kurallarımıza uymayan bir davranışın cezası ölümdür.” Böyle bir mantık çıkarımı, bunun sanki tescil edilmesi gibi bir duruma getirmesi açısından doğru bir şey değil.

Bihter intihar etti diye herkes etmez bu kadar anlam çıkarmak gereksiz’
Psikiyatr Prof. Dr.MANSUR BEYAZYÜREK:

Dizilerdeki intiharlar, hayattaki intiharları tetikliyor demek yasakçı bir zihniyetten çok, toplumumuzun telkine çok müsait olmasından, gerçeklerden uzak, daha çok hayal dünyasına yakın yaşamayı yeğlemesinden kaynaklı.
Dizideki acıyı bire bir yaşıyormuş gibi hissediyoruz izlerken ama bunu intihara kadar içselleştirmek yaygın değil. Dolayısıyla Bihter’in intiharı başka intiharları tetiklemez. Bu bir roman karakteridir, diziye dönüştürülmüştür hepsi bu.
Televizyonda izleyip bırakmak yerine bu kadar üzerine gidip, çeşitli anlamlar çıkarmaya çalışmak histrionik kişilik bozukluğu dediğimiz bir davranış bozukluğunun özelliklerinden biridir. Bu etkilerin de toplumun genelinde geçerli olduğu kanaatinde değilim.

Psikiyatr Dr. CEMAL DİNDAR:
‘Aşk-ı Memnu’dan kalan intihar değil, ‘Behlül kaçar’

Her popüler kültür ürünü izleyicide zaten var olan bir şeyi ‘yakalar’. Mesela Aşk-ı Memnu. Ensestiyöz tonu olan bir ilişki. Bu tema ile bir yasağa temas etti. Bu temada ne yaparsanız, ‘tutar’.
Romanda iyi estetize edilen ve okuyucusunu katartik bir intihar ile ‘huzur’a kavuşturan anlatı, dizide iki yıl uzatılan, kaşınan bir ‘şeye’ dönüştü. O ‘şey’, temaya pornografik bir biçim sunuyor ve katartik etki umudunu geçersizleştiren ‘farklı finaller’ bile konuşulur oluyor.
Dizilerin bu yönleriyle, izleyenleri bırakın intihara özendirmek, aksine temayı hafifleten bir işlevi olduğunu düşünüyorum.
Aşk-ı Memnu’dan geriye kalan sadece şu; “Behlül kaçar.”

Gülin YILDIRIMKAYA / HABERTÜRK