CineRadar
25 Mar 2016 01:08
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 18:25
Batman, Superman'i yenebilir mi?
Bu haftanın vizyonunda Türk sineması açısından ilginç bir durum yaşanıyor. Gösterime girecek olan 7 yeni filmin 5'i yerli yapımlardan oluşuyor
Bir iki gişe komedisi var ancak karşımızdaki yerli
film bolluğuna rağmen çok iddialı bir film de yok, genellikle
bağımsız filmler ve belgesellerden oluşan haftanın vizyonu, gişe
bombası Batman V Superman’i saymazsak adeta bir festival seçkisi
sunuyor.
Haftanın en merak edilen filmi iki büyük süper kahramanın kozlarını paylaştığı Batman V Superman olduğu için onu merkeze alıyoruz.
Zack Snyder’ın yönettiği ve Gal Gadot, Jason Momoa, Henry Cavill ile Ben Affleck’in oynadığı Batman v Superman: Adaletin Şafağı (Batman v Superman: Dawn of Justice), 25 Mart 2016’de Warner Bros. tarafından vizyona çıkarılıyor.
Bol kahramanlı Avengers iyi denemeydi, çok oyalayıcı ve gürültülüydü, ilkini çok sevdik, ikincisini de ortaokul sıralarında yazılmış gibi duran senaryosuna rağmen bağrımıza bastık ama hepimizin beklediği film buydu sanırım. DC kahramanlarının sinemadaki bahtı (Green Lantern’i hatırlayın) Marvel ahalisi kadar açık değildir ama herkesi heyecanlandıran en büyük iki pelerinli de DC’de… Batman ve Superman!
Şu çok net; bu bir Batman filmi… Asıl karakter o, Superman misafir sayılır. Başlangıç jeneriği Bruce Wayne’in en büyük trajedisi ve suçlulara olan nefretinin kaynağı sayılacak vakayla, anne ve babasının ölümüyle başlıyor ki bu şimdiye kadar gördüklerimin en iyisi. Zack Snyder yeniden ve şükürler olsun ki Watchmen estetiğine geri dönmüş durumda…
Superman, modifiye edilmiş bir Doomsday macerasıyla Batman’in filminde karşımıza çıkıyor ama daha önceki maceralarda insanlığa umut olayım derken trafikte kedi kurtaran faydasız birine dönüşen bu saf kriptonlu bir kez daha şaşırtmıyor ve insanlığın değil de Louis Lane’in Superman’i oluyor.
En merak ettiğiniz şeyi de yazının sonuna sakladım. Ben’den (benden değil Ben Affleck’ten) Batman olur mu? Proje için ismi açıklandığında herkes bunu şaka sandı ama inanın bana; beyazperdede izlediğimiz en iyi ve çizgi romandakine en yakın Batman bu filmde… Şu ince çeneli adamlardan (evet, Michael Keaton’dan, Christian Bale’den ve Val Kilmer’dan bahsediyorum) Batman olmayacağını anlamışlar nihayet.
Batman V Superman, felsefi sosuyla lezzetlenen oyalayıcı ve gösterişli bir çizgi roman uyarlaması… Her yaştan seyirci ve bu kez kadınlar için dahi lezzetli bir izleme deneyimi vadediyor. Zack Snyder bir kez daha usta bir zanaatkâr olduğunu ispatlıyor ve tüm bu patırtının ortasında aşk hikâyesi anlatmak için kendisinden daha büyük bir usta olan James Cameron’dan feyz almayı ihmal etmiyor. 10 üzerinden 7 yıldız veriyorum, aslında 8 ama final sekansındaki aşırı kasılma yüzünden 1 puan kırdım. Sinemada izlemek şart ve hatta imkân varsa IMAX gösterimine bilet alın. İyi seyirler…
Dilerseniz, bu hafta gösterime girecek diğer filmlere de kısa bir bakış atalım. İşte kararınızı vermeniz için haftanın tüm filmleri, bir bakın sonra da hangisini severseniz ona bilet alın. İyi seyirler…
Hayatımın Yolculuğu
Ken Kwapis’in yönettiği ve Robert Redford, Nick Nolte, Emma Thompson ile Mary Steenburgen’in oynadığı Hayatımın Yolculuğu (A Walk in the Woods), 25 Mart 2016’da The Moments Entertainment dağıtımıyla Tanweer Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Amerika’nın en zorlu parkurunda yürüyüş yapmaya karar veren Bill, eski dostu Katz’ı arar. Katz bu yürüyüşün müthiş bir fırsat olduğunu düşünür ve teklifi kabul eder. Farklı arayış ve düşüncelerle çıkılan yolculuk, iki eski dostun hayatta kalma ve yürüyüşü layığıyla tamamlama mücadelesine dönüşür. İki eski arkadaş sınırları zorladıkça eğlencenin arttığını keşfederler.
Sol Şerit
İnci Balabanoğlu Ahıska’nın yönettiği ve Cem Aksakal, Sertan Erkaçan, Memetcan Diper ile Deniz Baysal’ın oynadığı Sol Şerit, 25 Mart 2016’da Pinema Film dağıtımıyla Terra Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Çocukluktan beri arkadaş olan Cem, Barış ve Volkan, Cem’in düğünü için Ankara’dan Denizli’ye doğru yola çıkmaya hazırlanmaktadır. Fakat daha yolculuk başlamadan aksilikler başlar. Düğüne yetişmek zorunda olan kahramanlarımızın başına türlü belalar gelirken, düğün evindeki krizler de komik ve macera dolu bir yol hikâyesine eşlik edecektir. Bu eğlenceli ve komik yol hikâyesinin sonu bir düğüne mi yoksa bir bilinmeze mi çıkacaktır.
Azazil 2: Büyü
Mustafa Özen’in yönettiği ve Sertan Erkaçan, Tuğçe Kurşunoğlu, Ayça Kuru ile Murat Ercanlı’nın oynadığı Azazil 2: Büyü, 25 Mart 2016’da MC Film dağıtımıyla Burak Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Sedat işinde başarılı ancak özel hayatında başarısız ve mutsuz genc bir adamdır. Kızları İlayda doğduktan sonra eşi Aylin ile ilişkileri kötüye gider. Karşısına çıkan Esma, Sedat’i kısa sürede kendine aşık eder ve Sedat’ın zaten çatırdamak üzere olan evliliğini yerle bir eder. Ancak dağılan sadece Sedat’ın evliliği değildir. Zaman içinde Sedat, Aylin ve küçük kızları İlayda çok kuvvetli bir büyünün etkisinde kalır. Azazil in yeni hedefi bu ailedir.
Ah Yalan Dünyada: Neşet Ertaş
Atalay Taşdiken ile Hacı Mehmet Duranoğlu’nun yönettiği ve görüntü yönetmenliğini Candan Murat Özcan’ın yaptığı belgesel film Ah Yalan Dünyada: Neşet Ertaş, 11 Aralık 2015’de Orak Film dağıtımıyla At Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Belgesel, hayattayken UNESCO tarafından “yaşayan insan hazinesi” ilan edilen, Türk Halk Müziği’nin ve Orta Anadolu Türkmen Abdal Müzik geleneğinin en büyük ozanlarından Neşet Ertaş’ın Almanya’daki gurbetlik yıllarından başlayarak, Türkiye’ye döndüğü iki binli yıllardan vefatına kadar geçen süre içerisinde yaşadıklarını hem kendi, hem de olayların tanıklarının anlatımıyla ekrana getiriyor.
Hatıraların Masumiyeti: Orhan Pamuk’un Müzesi
Grant Gee’nin yönettiği ve Ayla Pandora Colin, Kemal Mehmet Ergen, Ara Güler ile Süleyman Fidaye’nin oynadığı Hatıraların Masumiyeti: Orhan Pamuk’un Müzesi – İstanbul (Innocence of Memories), 25 Mart 2016’da M3 Film dağıtımıyla Filmartı Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Orhan Pamuk, 28 Nisan 2012’de İstanbul’da Masumiyet Müzesi romanı ile aynı adı taşıyan bir müze açar. Türkiye’de en çok okunanlar arasına giren roman, 1975 ile 1984 yılları arasında İstanbul’da, varlıklı bir iş adamı olan Kemal ve onun kuzeni genç ve yoksul Füsun’un arasındaki unutulmaz aşkı anlatıyor. Masumiyet Müzesi ise hayali ama gerçek bir müze.
Leblebi Tozu
Hakan Eser’in yönettiği ve Metin Yıldız, Fulden Akyürek, Ferdi Kurtuldu ile Cengiz Okuyucu’nun oynadığı Leblebi Tozu, 25 Mart 2016′da Cine Film dağıtımıyla Fix Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Leblebi Tozu dolandırıcılık yapan üç yakın arkadaşın akla zarar dolandırıcılık hikayelerini konu alıyor. Birbirlerini çok seven bu üç arkadaş, hayatlarının vurgununu yapmak üzere Çorum’a gidiyorlar. Planları ise Çorum’da düzenlenen ‘Medeniyetler Canlanıyor’ etkinliğinde Çorum’un tarihi eserlerini çalmaktır. Ancak bu sefer, evdeki hesap çarşıya uymaz ve kendilerini hiç hesaba katmadıkları olayların içinde bulurlar.
MURAT TOLGA ŞEN – murattolga@gmail.com
CİNERADAR köşesi sinema/TV eleştirmeni Murat Tolga Şen tarafından hazırlanmaktadır. Filmlere ait künye bilgileri sadibey.com sitesinden alınmaktadır.
Haftanın en merak edilen filmi iki büyük süper kahramanın kozlarını paylaştığı Batman V Superman olduğu için onu merkeze alıyoruz.
Zack Snyder’ın yönettiği ve Gal Gadot, Jason Momoa, Henry Cavill ile Ben Affleck’in oynadığı Batman v Superman: Adaletin Şafağı (Batman v Superman: Dawn of Justice), 25 Mart 2016’de Warner Bros. tarafından vizyona çıkarılıyor.
Bol kahramanlı Avengers iyi denemeydi, çok oyalayıcı ve gürültülüydü, ilkini çok sevdik, ikincisini de ortaokul sıralarında yazılmış gibi duran senaryosuna rağmen bağrımıza bastık ama hepimizin beklediği film buydu sanırım. DC kahramanlarının sinemadaki bahtı (Green Lantern’i hatırlayın) Marvel ahalisi kadar açık değildir ama herkesi heyecanlandıran en büyük iki pelerinli de DC’de… Batman ve Superman!
Şu çok net; bu bir Batman filmi… Asıl karakter o, Superman misafir sayılır. Başlangıç jeneriği Bruce Wayne’in en büyük trajedisi ve suçlulara olan nefretinin kaynağı sayılacak vakayla, anne ve babasının ölümüyle başlıyor ki bu şimdiye kadar gördüklerimin en iyisi. Zack Snyder yeniden ve şükürler olsun ki Watchmen estetiğine geri dönmüş durumda…
Superman, modifiye edilmiş bir Doomsday macerasıyla Batman’in filminde karşımıza çıkıyor ama daha önceki maceralarda insanlığa umut olayım derken trafikte kedi kurtaran faydasız birine dönüşen bu saf kriptonlu bir kez daha şaşırtmıyor ve insanlığın değil de Louis Lane’in Superman’i oluyor.
En merak ettiğiniz şeyi de yazının sonuna sakladım. Ben’den (benden değil Ben Affleck’ten) Batman olur mu? Proje için ismi açıklandığında herkes bunu şaka sandı ama inanın bana; beyazperdede izlediğimiz en iyi ve çizgi romandakine en yakın Batman bu filmde… Şu ince çeneli adamlardan (evet, Michael Keaton’dan, Christian Bale’den ve Val Kilmer’dan bahsediyorum) Batman olmayacağını anlamışlar nihayet.
Batman V Superman, felsefi sosuyla lezzetlenen oyalayıcı ve gösterişli bir çizgi roman uyarlaması… Her yaştan seyirci ve bu kez kadınlar için dahi lezzetli bir izleme deneyimi vadediyor. Zack Snyder bir kez daha usta bir zanaatkâr olduğunu ispatlıyor ve tüm bu patırtının ortasında aşk hikâyesi anlatmak için kendisinden daha büyük bir usta olan James Cameron’dan feyz almayı ihmal etmiyor. 10 üzerinden 7 yıldız veriyorum, aslında 8 ama final sekansındaki aşırı kasılma yüzünden 1 puan kırdım. Sinemada izlemek şart ve hatta imkân varsa IMAX gösterimine bilet alın. İyi seyirler…
Dilerseniz, bu hafta gösterime girecek diğer filmlere de kısa bir bakış atalım. İşte kararınızı vermeniz için haftanın tüm filmleri, bir bakın sonra da hangisini severseniz ona bilet alın. İyi seyirler…
Hayatımın Yolculuğu
Ken Kwapis’in yönettiği ve Robert Redford, Nick Nolte, Emma Thompson ile Mary Steenburgen’in oynadığı Hayatımın Yolculuğu (A Walk in the Woods), 25 Mart 2016’da The Moments Entertainment dağıtımıyla Tanweer Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Amerika’nın en zorlu parkurunda yürüyüş yapmaya karar veren Bill, eski dostu Katz’ı arar. Katz bu yürüyüşün müthiş bir fırsat olduğunu düşünür ve teklifi kabul eder. Farklı arayış ve düşüncelerle çıkılan yolculuk, iki eski dostun hayatta kalma ve yürüyüşü layığıyla tamamlama mücadelesine dönüşür. İki eski arkadaş sınırları zorladıkça eğlencenin arttığını keşfederler.
Sol Şerit
İnci Balabanoğlu Ahıska’nın yönettiği ve Cem Aksakal, Sertan Erkaçan, Memetcan Diper ile Deniz Baysal’ın oynadığı Sol Şerit, 25 Mart 2016’da Pinema Film dağıtımıyla Terra Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Çocukluktan beri arkadaş olan Cem, Barış ve Volkan, Cem’in düğünü için Ankara’dan Denizli’ye doğru yola çıkmaya hazırlanmaktadır. Fakat daha yolculuk başlamadan aksilikler başlar. Düğüne yetişmek zorunda olan kahramanlarımızın başına türlü belalar gelirken, düğün evindeki krizler de komik ve macera dolu bir yol hikâyesine eşlik edecektir. Bu eğlenceli ve komik yol hikâyesinin sonu bir düğüne mi yoksa bir bilinmeze mi çıkacaktır.
Azazil 2: Büyü
Mustafa Özen’in yönettiği ve Sertan Erkaçan, Tuğçe Kurşunoğlu, Ayça Kuru ile Murat Ercanlı’nın oynadığı Azazil 2: Büyü, 25 Mart 2016’da MC Film dağıtımıyla Burak Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Sedat işinde başarılı ancak özel hayatında başarısız ve mutsuz genc bir adamdır. Kızları İlayda doğduktan sonra eşi Aylin ile ilişkileri kötüye gider. Karşısına çıkan Esma, Sedat’i kısa sürede kendine aşık eder ve Sedat’ın zaten çatırdamak üzere olan evliliğini yerle bir eder. Ancak dağılan sadece Sedat’ın evliliği değildir. Zaman içinde Sedat, Aylin ve küçük kızları İlayda çok kuvvetli bir büyünün etkisinde kalır. Azazil in yeni hedefi bu ailedir.
Ah Yalan Dünyada: Neşet Ertaş
Atalay Taşdiken ile Hacı Mehmet Duranoğlu’nun yönettiği ve görüntü yönetmenliğini Candan Murat Özcan’ın yaptığı belgesel film Ah Yalan Dünyada: Neşet Ertaş, 11 Aralık 2015’de Orak Film dağıtımıyla At Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Belgesel, hayattayken UNESCO tarafından “yaşayan insan hazinesi” ilan edilen, Türk Halk Müziği’nin ve Orta Anadolu Türkmen Abdal Müzik geleneğinin en büyük ozanlarından Neşet Ertaş’ın Almanya’daki gurbetlik yıllarından başlayarak, Türkiye’ye döndüğü iki binli yıllardan vefatına kadar geçen süre içerisinde yaşadıklarını hem kendi, hem de olayların tanıklarının anlatımıyla ekrana getiriyor.
Hatıraların Masumiyeti: Orhan Pamuk’un Müzesi
Grant Gee’nin yönettiği ve Ayla Pandora Colin, Kemal Mehmet Ergen, Ara Güler ile Süleyman Fidaye’nin oynadığı Hatıraların Masumiyeti: Orhan Pamuk’un Müzesi – İstanbul (Innocence of Memories), 25 Mart 2016’da M3 Film dağıtımıyla Filmartı Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Orhan Pamuk, 28 Nisan 2012’de İstanbul’da Masumiyet Müzesi romanı ile aynı adı taşıyan bir müze açar. Türkiye’de en çok okunanlar arasına giren roman, 1975 ile 1984 yılları arasında İstanbul’da, varlıklı bir iş adamı olan Kemal ve onun kuzeni genç ve yoksul Füsun’un arasındaki unutulmaz aşkı anlatıyor. Masumiyet Müzesi ise hayali ama gerçek bir müze.
Leblebi Tozu
Hakan Eser’in yönettiği ve Metin Yıldız, Fulden Akyürek, Ferdi Kurtuldu ile Cengiz Okuyucu’nun oynadığı Leblebi Tozu, 25 Mart 2016′da Cine Film dağıtımıyla Fix Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Leblebi Tozu dolandırıcılık yapan üç yakın arkadaşın akla zarar dolandırıcılık hikayelerini konu alıyor. Birbirlerini çok seven bu üç arkadaş, hayatlarının vurgununu yapmak üzere Çorum’a gidiyorlar. Planları ise Çorum’da düzenlenen ‘Medeniyetler Canlanıyor’ etkinliğinde Çorum’un tarihi eserlerini çalmaktır. Ancak bu sefer, evdeki hesap çarşıya uymaz ve kendilerini hiç hesaba katmadıkları olayların içinde bulurlar.
MURAT TOLGA ŞEN – murattolga@gmail.com
CİNERADAR köşesi sinema/TV eleştirmeni Murat Tolga Şen tarafından hazırlanmaktadır. Filmlere ait künye bilgileri sadibey.com sitesinden alınmaktadır.
