Gündem
08 Nis 2011 15:01 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:13

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNDE TÜRKİYE'Yİ UTANDIRAN TABLO!

Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) Türkiye'deki basın özgürlüğü ile ilgili açıklaması utandırdı.

Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI)İ Türkiye'deki basın özgürlüğü ile ilgili yayımladığı açıklamaya göre Türkiye 57 tutuklu gazeteci ile Çin ve İran'ı geride bırakarak 1. sıraya oturdu.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'ndan (AGİT) elde ettiği raporu yayınlayan IPI açıklamasında 'Türkiye, halen 57 gazeteciyi cezaevinde tutmaktadır. Bu sayıda tutuklu gazeteci dünyanın hiç bir ülkesinde yoktur. Geçtiğimiz Aralık ayında listede başı 34'er tutuklu gazeteci ile Çin ve İran çekmekte iken Avrupa Birliği adayı Türkiye beş ay sonra bu sayıyı neredeyse ikiye katlamış ve ülkenin basın özgürlüğü taahhütleri ve demokratik imajının meşruiyeti konularında soru işaretleri yaratmıştır' görüşlerine yer verdi.

Hapsedilen gazeteciler arasında, hükümeti devirmeyi amaçlayan silahlı terör örgütü üyesi olmakla suçlanan IPI Dünya Basın Kahramanı Nedim Şener'in de bulunduğuna değinen IPI, AGİT Medya Özgürlüğü temsilcisi Dunja Mijatovic Türk yetkililere çağrıda bulunarak ülkedeki medya meşruiyetinin AGİT basın özgürlüğü taahhütlerine uyumlu hale getirilmesini istediğini bildirdi. IPI, açıklamasında 'Dunja Mijatovic, Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na bir mektup yazarak, yapılan bu araştırmanın medyada meşruiyet reformunun gereksinimine işaret ettiğini vurgulamış ve bunun gerçekleşmesi için destek önerisinde bulunmuştur' dedi.

Türkiye'de, gazetecilerin hapis cezalarına çarptırılmaları ile sonuçlanabilecek tahminen 700 ile 1000 adet dava bulunduğuna dikkat çeken IPI, Mijatovic'in 'Sadece bu davaların sayısı Türkiye'de gazetecilik yapmayı belirleyen yasa maddeleri hakkında son derece önemli sorulara yol açmaktadır. Bu da hapishanede bulunan gazeteci sayısının artmasından duyulan kaygıyı daha da artırmaktadır' şeklindeki saptamalarına yer verdi. IPI, Mijatovic'in hazırladığı raporda, hükümetlerin terörle mücadele gereksinimleri olduğu, ancak ulusal güvenlik olgusunun basın özgürlüğünü kısıtlamak için dayanak olarak kullanılmaması gerektiğinin altının çizildiğini vurguladı.

IPI Yönetim Kurulu Üyesi ve IPI'ın Türkiye Ulusal Komitesi başkanı Ferai Tınç ise “Bu gazeteciler Türkiye'nin anti-terör yasası nedeniyle içeridedirler. Bu yasa Türkiye'de basın özgürlüğünü tehdit eden bir yasa haline dönüşmüştür. Araştırmacı gazeteciler bu yasanın tehdidi altındadır. Biz bunu kabul edilemez buluyoruz. Hükümetten bu yasayı değiştirmesini istedik ancak maalesef hükümet profesyonel gazeteci kuruluşlarının sesini dinlememektedir" dedi.