Medya
15 Şub 2014 09:54
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:56
Balçiçek İlter'den özür yazısı; Özür dilerim, yanıltıldım ama…
Gazeteci, Balçiçek İlter Kabataş görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından bir özür yazısı kaleme aldı.
Gezi protestolarının devam ettiği 1 Haziran tarihinde türbanlı bir
kadının 90-100 kişilik üstleri çıplak, ellerinde deri eldivenler
bulunan, başları sargılı kişilerce taciz edildiği ve bebeğiyle
birlikte şiddete maruz kaldığı iddia edilmiş, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan da bu iddiayı dile getirmişti.
Olayı yaşadığı iddia edilen Zehra D. İle görüşen ve "şiddet gördüğüne ikna oldum" diyen, gazeteci, Balçiçek İlter Kabataş görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından twitter hesabından “Kabataş görüntülerini izledim. Ayıp bana ait değil, "Kadının beyanı esastır" diyerek dinlediğim Zehra Hanım'a aittir, açıklama yapmak zorundadır!
Kabataş'ı, nasıl yanıltıldığımı, özürümü yarın Türkiye'de yazacağım, hiç merak etmeyin.Şimdi küfür ve hakaretlerinizi alıp dağılabilirsiniz!” mesajını paylaşmıştı.
Balçiçek İlter, bugün ise Türkiye gazetesindeki yazısında konuyu değerlendirdi.
İlter yazısında son yaşananların ardından artık her şeye şüpheyle yaklaşır olduğunu belirterek, “Kendimden, gördüğümden ve yaşadığımdan şüpheye düşer oldum” ifadelerin kullandı.
Zehra D. İle görüşmesine yazısında yer veren İlter olayı yaşadığı iddia edilen Zehra D.’nin kameralar karşısına çıkarak her şeyi anlatması gerektiğini belirtti.
Balçiçek İlter ayrıca şunları vurguladı:
Öncelikle şunu söyleyeyim; kimseden gazetecilik dersi alacak değilim. Oturduğu yerden sallayanlara, tehdit edenlere pabuç bırakmam, hiçbir zaman da bırakmadım. İşin içine kadınlığımı, çocuklarımı sokan terbiyesizleri ise Allah’a havale ediyorum.
Eğer bu görüntüler bundan ibaretse… Büyük bir yanlışa düşmüşüm demektir… Ama avukatının açıklamasından anlıyorum ki, söylediklerinin arkasında. Suç duyurusunda ne söylüyorsa o…
23 yıllık gazeteciliğimde birçok yanlışa imza atmışımdır. Yanlış yapmamak mümkün değil. Ama okuyucuma da, işleyicime de “yalan söylemedim”. Ne gördüysem, ne duyduysam, ne biliyorsam onu yazdım.
Balçiçek İlter, Zehra D. İle yaptığı görüşmenin nasıl geliştiğine ve sonrasında yaşananlara yazısında değindikten sonra ise şu ifadeleri kullandı:
Eğer bu görüntüler doğruysa ve gerçekten hiçbir darp, taciz olmadıysa…
Ben kendi adıma bir genç kadının hezeyanlarını sizlerle paylaştığım için özür dilerim.
“Yanıltıldım… Evet yanıltıldım” diye düşünüyorum o görüntüleri izleyince…
Ama Zehra D. anlattıklarının arkasında… “Yaşadım” diyor. “Adli Tıp raporum, suç duyurum var” diyor…
Eee! Onun söylediklerine ne diyeceğiz? Kasette yaşadığı da gözükmüyor, yaşamadığı da…
Ha, siz beni linç edin, ona da eyvallah!
Ama servis edilen kaset durumu deyince orada biraz duracaksınız…
Deniz Baykal ve MHP’li vekillerle başlayan süreçten, ne demek istediğimi çok daha iyi algılayacaksınız.
Olayı yaşadığı iddia edilen Zehra D. İle görüşen ve "şiddet gördüğüne ikna oldum" diyen, gazeteci, Balçiçek İlter Kabataş görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından twitter hesabından “Kabataş görüntülerini izledim. Ayıp bana ait değil, "Kadının beyanı esastır" diyerek dinlediğim Zehra Hanım'a aittir, açıklama yapmak zorundadır!
Kabataş'ı, nasıl yanıltıldığımı, özürümü yarın Türkiye'de yazacağım, hiç merak etmeyin.Şimdi küfür ve hakaretlerinizi alıp dağılabilirsiniz!” mesajını paylaşmıştı.
Balçiçek İlter, bugün ise Türkiye gazetesindeki yazısında konuyu değerlendirdi.
İlter yazısında son yaşananların ardından artık her şeye şüpheyle yaklaşır olduğunu belirterek, “Kendimden, gördüğümden ve yaşadığımdan şüpheye düşer oldum” ifadelerin kullandı.
Zehra D. İle görüşmesine yazısında yer veren İlter olayı yaşadığı iddia edilen Zehra D.’nin kameralar karşısına çıkarak her şeyi anlatması gerektiğini belirtti.
Balçiçek İlter ayrıca şunları vurguladı:
Öncelikle şunu söyleyeyim; kimseden gazetecilik dersi alacak değilim. Oturduğu yerden sallayanlara, tehdit edenlere pabuç bırakmam, hiçbir zaman da bırakmadım. İşin içine kadınlığımı, çocuklarımı sokan terbiyesizleri ise Allah’a havale ediyorum.
Eğer bu görüntüler bundan ibaretse… Büyük bir yanlışa düşmüşüm demektir… Ama avukatının açıklamasından anlıyorum ki, söylediklerinin arkasında. Suç duyurusunda ne söylüyorsa o…
23 yıllık gazeteciliğimde birçok yanlışa imza atmışımdır. Yanlış yapmamak mümkün değil. Ama okuyucuma da, işleyicime de “yalan söylemedim”. Ne gördüysem, ne duyduysam, ne biliyorsam onu yazdım.
Balçiçek İlter, Zehra D. İle yaptığı görüşmenin nasıl geliştiğine ve sonrasında yaşananlara yazısında değindikten sonra ise şu ifadeleri kullandı:
Eğer bu görüntüler doğruysa ve gerçekten hiçbir darp, taciz olmadıysa…
Ben kendi adıma bir genç kadının hezeyanlarını sizlerle paylaştığım için özür dilerim.
“Yanıltıldım… Evet yanıltıldım” diye düşünüyorum o görüntüleri izleyince…
Ama Zehra D. anlattıklarının arkasında… “Yaşadım” diyor. “Adli Tıp raporum, suç duyurum var” diyor…
Eee! Onun söylediklerine ne diyeceğiz? Kasette yaşadığı da gözükmüyor, yaşamadığı da…
Ha, siz beni linç edin, ona da eyvallah!
Ama servis edilen kaset durumu deyince orada biraz duracaksınız…
Deniz Baykal ve MHP’li vekillerle başlayan süreçten, ne demek istediğimi çok daha iyi algılayacaksınız.
