Medya
16 Mar 2021 07:05 Son Güncelleme: 16 Mar 2021 09:26

Ayasofya imamına karşı Kübra Par'dan sert sözler "Alın görevden ya da..."

Ayasofya baş imamı Mehmet Boynukalın'ın sözleriyle başlayan tartışmada Habertürk yazarı Kübra Par, "Hadsiz imama karşı Özlem Zengin'in yanındayım" diyerek, Boynukalın'ın görevden alınmasını istedi.

Habertürk yazarı Kübra Par, Ayasofya baş imamı Mehmet Boynukalın ve AKP Milletvekili Özlem Zengin arasındaki kavgada safını açıklayarak sert bir yazıyı kaleme aldı. Kübra Par "Hadsiz imama karşı Özlem Zengin'in yanındayım" dedi.

Kübra Par, Boynukalın'ın siyasetçilere bile ayar vermeye kalkıştığını belirterek yazısının sonunda "Alın görevden, ya da söyleyin sahiden kendi işine baksın!" dedi. 

Habertürk yazarı Kübra Par, “Ayasofya İmamı’na karşı Özlem Zengin’in yanındayım” başlıklı yazısı...

HADSİZ İMAMA KARŞI ZENGİN’İN YANINDAYIM

“’Kadın cinayeti’ sözüne bile tahammül edemeyerek hunharca katledilen onca mazlum kadının ahını üstüne alan...

Diyanet İşleri Başkanı’nın dahi yorum yapmadığı konulara dalarak, kendini adeta ülkenin şeyhülislamı zannederek, üstüne vazife olmayan her konuda ahkâm kesen...

Anayasa Mahkemesi’nden Boğaziçi Rektörü'ne kadar herkesle polemiğe girerek sosyal medya fenomeni olmaya çalışan...

‘Laiklik Anayasa’dan kaldırılmalı’ gibi cümlelerle Cumhuriyet’in temel değerlerine karşı çıkarak AK Parti’nin demokrasi anlayışına büyük zarar veren...

Bir avuç radikal azınlığı arkasına alarak, kendine büyük bir etki gücü atfederek, iktidarı yalnızca dar bir çevrenin aşırı taleplerini yerine getirmeye zorlayarak, toplumsal uzlaşı çabalarına büyük zarar veren...

Ve geldiğimiz son noktada artık siyasetçilere bile ayar vermeye kalkışan bu hadsiz imama karşı sonuna kadar AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in yanındayım!

Ve bir kez daha söylüyorum; siyasete bu kadar meraklıysa önce devlet memurluğundan istifa edip üstündeki cübbeyi çıkarsın, sonra politika yapsın.”

“ALIN GÖREVDEN YA DA SÖYLEYİN SAHİDEN KENDİ İŞİNE BAKSIN”

“Kadın cinayeti” sözüne bile tahammül edemeyerek hunharca katledilen onca mazlum kadının ahını üstüne alan...

Diyanet İşleri Başkanı’nın dahi yorum yapmadığı konulara dalarak, kendini adeta ülkenin şeyhülislamı zannederek, üstüne vazife olmayan her konuda ahkâm kesen...

Anayasa Mahkemesi’nden Boğaziçi Rektörü'ne kadar herkesle polemiğe girerek sosyal medya fenomeni olmaya çalışan...

“Laiklik Anayasa’dan kaldırılmalı” gibi cümlelerle Cumhuriyet’in temel değerlerine karşı çıkarak AK Parti’nin demokrasi anlayışına büyük zarar veren...

Bir avuç radikal azınlığı arkasına alarak, kendine büyük bir etki gücü atfederek, iktidarı yalnızca dar bir çevrenin aşırı taleplerini yerine getirmeye zorlayarak, toplumsal uzlaşı çabalarına büyük zarar veren...

Ve geldiğimiz son noktada artık siyasetçilere bile ayar vermeye kalkışan bu hadsiz imama karşı sonuna kadar AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in yanındayım!

Ve bir kez daha söylüyorum; siyasete bu kadar meraklıysa önce devlet memurluğundan istifa edip üstündeki cübbeyi çıkarsın, sonra politika yapsın.

Bu tür hassas konularda hüküm verecek olan Din İşleri Yüksek Kurulu'dur.

Ayasofya Camii bu ülkenin en kutsal ortak değerlerinden biri. Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş ve Cumhurbaşkanı Erdoğan teveccüh gösterip kendisine önemli bir görev verdiler ama adam İslam’ın hoşgörülü yüzünü bütün dünyaya anlatmak yerine resmen şımardı ve kendini ülkenin en önemli din otoritesi zannetmeye başladı.

Daha fenası bu tavırlarıyla 86 yıl sonra yeniden ibadete açılan Ayasofya imamlığı makamına büyük zarar verdi.

Usulde hata yapan esasta da hataya mahkumdur.

Alın görevden, ya da söyleyin sahiden kendi işine baksın!