Gündem
03 Ağu 2012 12:02 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:59

ANADOLU AJANSI TARAFLI MI YÖNETİLİYOR?

AA Genel Müdürü Kemal Öztürk, Anadolu Ajansı'nı “taraflı” yönettiği yolundaki eleştirileri yanıtladı

Anadolu Ajansı'nın müdürü Kemal Öztürk, Marketing Türkiye dergisine verdiği röportajda, Anadolu Ajansı’nı "taraflı" yönettiği yolundaki eleştirilere de cevap verdi.

Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Anadolu Ajansı’nı  “taraflı” yönettiği yolundaki eleştirileri “Siz eğer Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın basın danışmanlığını yapmışsanız ve bir kurumun başına geçmişseniz böyle eleştirilere de maruz kalabilirsiniz” diyerek yanıtlıyor.

“Türkiye’nin markaları Türkiye’de boğulup kalıyor” diyen Öztürk, yeni dönemdeki önemli amaçlarından birinin de Türk markalarının başarılarını dünyaya duyurmak olduğunun altını çiziyor. Tüm bunların ötesinde Kemal Öztürk’ün bir de hayata geçmek üzere olan “Şirket Haberleri” adlı bir projesi var ki PR sektöründe gündemi değiştirmesi an meselesi!

100. Yıl Vizyonu’nun en önemli hedefleri neler? Bu çerçevede Anadolu Ajansı ne tür çalışmalar yapacak? 
Buradaki en büyük iddiamız tek dilde yaptığımız yayını 11 dilde yapmaya başlamamız olacak. Bu çok büyük bir iddia. Hükümet de bu konularda bize çok büyük destek veriyor ki Başbakan Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç konuyla bizzat ilgileniyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da ciddi bir desteği var. Çünkü Anadolu Ajansı Türkiye’nin bir ürünü, Türkiye’nin bir markası. Şu anda internet sitemizde dört farklı dilde yayın yapıyoruz. Bu sayı yıl sonunda altıya, 4 yıl içinde ise 11’e çıkacak. Eğer hükümetimiz de desteğini çekmezse, 8 yıl içinde medyada Türkiye’nin en büyük uluslararasılaşma çalışmasını bitirmiş ve bu alandaki en büyük markamızı yaratmış olacağız.

Güçlü bir haber ajansına sahip olmak Türkiye’ye neler kazandıracak?
Şu anda Suriye ile Türkiye arasındaki sınırlardan kaynaklanan bir mücadele var. İşin hem diplomatik hem de askeri tarafı ortada. Şu anda Başbakan’ın yaptığı bir açıklama Suriye’ye nasıl gidiyor? Yabancı ajansların tercümesiyle gidiyor. Reuters’ın, BBC’nin, AP’nin ve Çin Haber Ajansı Xinhua’nın Arapça yayınları var. Tüm bu ajanslar Başbakan’ın açıklamalarını Arapçaya çevirip yayınlıyor. Ama nasıl çevirdiklerini bilmiyoruz. Ortadoğu’daki halklara Türkiye’nin sesi hep başka ajanslar üzerinden ulaşıyor. Bu bize yakışan bir şey değil. Biz şimdi Türkiye’deki açıklamaları Arapçaya çevirip Ortadoğu’ya servis ediyoruz. Ortadoğu’daki gelişmeleri de yine kendi ekibimiz Türkiye’ye duyuracak.    

Bir süre önce Anadolu Ajansı’nın markaların düzenlediği toplantılara katılmayacağına dair bir haber yer aldı medyada. Bunun aslı var mı ve varsa toplantılara katılma kriterleriniz neler olacak? 
Kesinlikle böyle bir kararımız yok. Burada bir yanlış bilgilendirme ya da manipülasyon söz konusu. Bizim asıl çalışmamız “Şirket Haberleri” projemiz ki bu da oldukça önemsediğimiz yeni bir ürünümüz. Olay şu: Biz Türkiye’ye can veren, kan veren sektörleri destekleme kararı aldık. Bu doğrultuda şirketlerin haberlerini özel bir bültenin içine yerleştirerek yayınlayacağız. Ama kesinlikle abone olmayanların basın toplantılarına gitmeyeceğiz gibi bir kararımız yok, olamaz da. Çünkü çok küçük abonelik ücretleri söz konusu ve bizim için de önemli bir gelir kaynağı oluşturmayacak bu platform. Abonelik sistemi biraz da işin ciddiyetini ortaya koymak açısından önemli. Türkiye’nin en büyük 60 kadar kuruluşu bu sisteme dahil oldu.

PR sektörü bu çalışmadan pek memnun olmayabilir. Zira bu yaptığınız işle onlara rakip olacaksınız gibi görünüyor… 
Aslında tam öyle sayılmaz çünkü bu proje PR sektörüne destek olacak bir çalışma. Biz şirketlere organizasyon hizmeti vermeyeceğiz nihayetinde. Ancak kurumların PR şirketleri tarafından organize edilen basın toplantılarını alıp duyurabiliriz. Özel gazete ve TV’lerin bu noktada farklı ilişkiler kurduğunu biliyorsunuz. Ama bizim açımızdan böyle bir durum yok. PR ajanslarının müşterileri için yaptığı planları, stratejileri en iyi duyurabilecek kurum nihayetinde biziz.

Anadolu Ajansı olarak hükümet yanlısı bir yayın politikası izlediğiniz sıkça yazılıp çiziliyor. Hatta sizin şahsınıza yönelik eleştiriler de var. Siz bu eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Siz eğer Bülent Arınç’ın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın basın danışmanlığını yapmışsanız ve bir kurumun başına geçmişseniz böyle eleştirilere de maruz kalabilirsiniz.

(Ferruh Altun imzalı röportajın tamamı Marketing Türkiye dergisinde...)