Ünlü ressam İbrahim Balaban hayatını kaybetti

98 yaşındaki ressam İbrahim Balaban tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdi.

Yaşayan en büyük ressamlardan İbrahim Balaban 98 yaşında yaşama veda etti. Yaklaşık 15 gün önce kalça kemiği kırığı teşhisiyle kaldırıldığı Özel Güngören Hastanesi’nde tedavisine başlanan Balaban, bu sabah çoklu organ yetmezliğinden hayatını kaybetti. Resimlerinde Anadolu insanının yoksulluğunu, renklerini ustaca resmeden Balaban’ın doğduğu Bursa Seçköy’e defnedileceği öğrenildi. Balaban için salı Nazım Hikmet Kültürevi’nde saat 11.00’da tören düzenlenecek. Törenin ardından Şişli Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından cenazesi köyüne götürülecek.

İbrahim Balaban kimdir?

 

Resim yeteneği Nazım’la ortaya çıktı

Cezaevindeyken önce babası Hasan Çavuş’un cinayete kurban gittiği; daha sonra da doğumda karısının öldüğü ve çok kısa bir süre sonra da çocuğunun ölüm haberlerini aldı. Balaban, Bursa Cezaevi’nde kendisinden 20 yaş büyük olan Nâzım Hikmet ile tanıştı. Onun desteği ve ilgisi sayesinde resim yeteneği ortaya çıktı ve gelişti. Nâzım Hikmet, Orhan Kemal’i hikâyeci, Balaban’ı ise ressam olarak yetiştirmek istiyordu. İbrahim Balaban cezaevinde resmin yanı sıra felsefe, sosyoloji, ekonomi-politik konularında pratik bilgiler edindi. Ressam, yedi yıl süren Nâzım Hikmet’li günlerini ileriki yıllarda yazdığı Şair Baba ve Damdakiler kitabında anlatmıştır. Hapiste birlikte yattığı Nâzım Hikmet de, onun “Bahar” adlı tablosundan etkilenerek “İbrahim Balaban’ın Bahar Tablosu Üstüne” adlı şiiri yazdı. Ayrıca Nâzım Hikmet, İbrahim Balaban’ın “Mapushane Kapısı” ve “Harman tabloları için de birer şiir yazmıştır. İkinci evliliğinden iki erkek, bir kız çocuğu ve beş torunu vardır. 1955 doğumlu oğlu Hasan Nazım Balaban da kendisi gibi ressamdır.

İlk sergisi 1953’te 

İlk sergisini 1953’te İstanbul’da, Fransız Kültür Merkezi’nde açtı. Sonraki yıllarda hem Türkiye’de, hem de yurt dışında pek çok sergi açtı. 1961’de Yeni Dal Grubu sergisindeki bir tablosundan dolayı yargılandı, ancak aklandı. Yine 1968’de Gazi Dergisi’nde basılan bir tablosundan dolayı yargılandı; ondan da aklandı. 1969’da Adana’da sergilediği resimleri saldırıya uğradı.

2000’den fazla tablo

Bugüne kadar 2 binden fazla tablo ve bunun birkaç katı desen üretti; kendisi aynı zamanda yazar olup, yayınlanmış 11 adet kitabı bulunmaktadır. Ressam, son olarak desen çalışmalarını 2005’te İstanbul’da sergilemiştir.