TGC: YAYINCILAR HAPİS CEZASIYLA KARŞI KARŞIYA!

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, iki yayıncının yargılandığı davayı yakından takip ediyor!

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti,  Sel Yayıncılık’ın sahibi İrfan Sancı ve çevirmen İsmail Yerguz'un Guillaume Apollinaire’nin ‘Genç Bir Don Juan’ın Maceraları’ adlı kitabını yayımladığı ve çevirdiği için ‘müstehcenlik’ suçundan yargılandığı davayı izledi. 

Aynı yazarın başka bir kitabın yayıncısına Türkiye’de verilen ceza nedeniyle AİHM Türkiye’yi haksız bulmuştu..

“Bu davanın bir an önce beraat kararıyla son bulmasını, dünyanın en büyük yazar ve şairlerinin eserlerinin edebi niteliğinin yargı tarafından tartışmaya açıldığı, kitapların toplatıldığı, yazar, yayıncı ve çevirmenlerin hapis talepleriyle yargılandığı sayısız davaya yenilerinin eklenmemesini diliyoruz. Bunun için Meclisi ve hükümeti, Türkiye'de ifade ve yayınlama özgürlüğünü engelleyen ve tarafı bulunduğumuz uluslararası sözleşmelere aykırı düşen, ahlakçı ve yasakçı zihniyetle alınan yargı kararlarını önleyecek somut adımlar atmaya çağırıyoruz.”
 
İRFAN SANCI: DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNE DİREK MÜDAHALE
Müstehcen kitap yayınladığı iddiasıyla yargılanan yayıncı İrfan Sancı ise “Roman, bir kurgu metindir. Kafada oluşturulmuş metnin yayınlanmasından yargılamak demek,  düşünce ve ifade özgürlüğüne direk müdahale demektir. Ortada, somut objektif bir olayın anlatıldığı metin yok. Bir kurgu metin söz konusu. Metin de düşünceyle ifade edilebilen bir şeydir. Kurgu metine müdahale, doğrudan yayınlama özgürlüğüne müdahaledir” diye konuştu.
 
AİHM DAHA ÖNCE TÜRKİYE’Yİ HAKSIZ BULMUŞTU
Türkiye’de 1999 yılında aynı yazarın 11 Bin Kırbaç isimli kitabı toplatılmış ve yayıncıya ağır para cezası verilmişti. Hades Yayıncılık’tan Rahmi Aktaş, 2004 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu.
 
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi grotesk edebiyatın önemli kitaplarından biri olan sado-erotik roman On Bir Bin Kırbaç’ın ‘müstehcen’ olarak değerlendirilmesini haksız bulmuştu. AİHM kararında; sanat eserlerini  yayımlayanların ifade özgürlüğü hakkını kullanırken görev ve sorumluluklarının da bulunduğunu, söz konusu eserin dünya çapında tanınmış bir yazar tarafından kaleme alındığına, Avrupa’nın edebiyat mirasının bir parçası olduğuna, ilk yayımlandığı 1907’den bu yana yüzü aşkın yıl geçtiğine, o zamandan beri kitabın birçok dile çevrildiğine, internette yer aldığına da vurgu yapılmıştı ve Türkiye,  haksız bulunmuştu.