SEBAHAT TA MI KABAHAT? YILMAZ ÖZDİL'DEN ÇOK SERT BİR TOKAT YAZISI!

Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil, Sabahat Tuncel'in polise tokat atmasının ardından zehir zemberek bir yazı döşendi..

Men dakka dukka

Açılım saçmalığı ilk nerede açıldı?

Polis Akademisi’nde.

Kime tokat attılar?

Polise.

*
Sebahat’ta mı kabahat?
*
Polisin kadın milletvekilinin kalçasını kırmasında herhangi bi mahzur yoksa, kadın milletvekilinin polise tokat atmasındaki mahzur nedir?
*
Ha onlar bölücü diyorsan...
O zaman niye, CHP milletvekilini Tekel işçilerine destek veriyor diye sille tokat dövüp, gözüne gaz sıkıp, havuza attı polis? Bölücü mü CHP? Bizzat polis değil miydi, CHP Genel Başkanı’na taş atılsın diye korumasız güzergâha sokan? Şimdi niye, milletvekili eline taş aldı diye ağlıyorsun? Milletvekiline atılınca güzel de, milletvekili atınca mı çirkin?

*
Milletvekilinin polise tokat atması ayıpsa... Hacdan dönen iki AKP milletvekilinin sınır kapısında bekletildiler diye polise tokat attıkları iddia edilmedi mi? Madem hassassın bu konuda... Tokat yiyen polisler tutanak tuttuğu halde, neden valilik tarafından buhar edildi kamera görüntüleri? Neden örtüldü o mevzunun üstü? Polise tokat atan BDP milletvekilinin görüntülerini basına sızdırmayı biliyorsun da, o kamera görüntülerini niye sızdırmadın aynı basına?

*
Kamera dedim, aklıma geldi... İzmir Buca Polis Okulu’nda bir eğitmen komiser, polis adayı öğrencileri tekme tokat dövdü. Bu tekme tokat sahneleri bizzat polis adayı öğrenciler tarafından cep telefonu kamerasına alınıp, basına servis edildi. Tekme tokat atan komiser ne oldu?
Şırnak’a tayin edildi! Tekme tokat İzmir’de yasak da, Şırnak’ta serbest mi?

*
Şırnak dedik...
Şehirlerden devam edelim.
Tokat mesela...
Plakası 60.
“Tokat atmış” yani.

*
N’oldu o Tokat’ta?

*
Devriye aracına pusu kuruldu, tarandı, yedi askerimiz şehit oldu. Ne dedi yalaka basın? “PKK yapmış olamaz, derin güçlerin işi” dedi. “Yeri çok düşündürücü, orası MHP’nin kalesi” diyerek, ülkücülerin hükümete provokasyon yaptığı ima edildi. Hatta, Bülent Arınç çıktı, “Aylardır terör yoktu, çatışmasızlık vardı, yeri ve zamanlaması çok ilginç” diyerek, “derin” imalarda bulundu. Netice? PKK baktı ki, işi başkasına yıkacaklar, resmi açıklama yaptı, açık açık üstlendi. Sadece vurması yetmiyordu artık çünkü... “Şahitlik” yapması gerekiyordu!

*
60 Tokat’ı PKK tokadına yakıştıramayan hükümetimiz kaçıncı hükümetmiz?
60!
*
E takır takır yedi şehidi bile PKK’ya yakıştırmıyorsan, şimdi niye çıkıp milletvekili tokadını PKK’ya bağlamaya çalışıyorsun ki? Sen değil misin, bu işlerle PKK’nın filan alakası yok diyen?

*
Yıllardır kafanda çuvalla gezmekten rahatsız olmuyorsun da, alt tarafı bi fiskeden mi rencide oldun?
*
Şeref madalyalı gazi subaylar, itirafçı iftirasıyla kafasına sıkarken... Terörle mücadelenin efsane albayları, generalleri terörist diye içeri tıkılırken... Gencecik teğmenin telefonuna bizzat polis tarafından suç delili yüklenirken... Sen değil misin “askerlikten yırttın” diye sevinen?

*
Niye tekme tokat girişiyorsunuz evladınız, kardeşiniz yaşındaki üniversitelilere? Burnunu kırdığınız çocuğun sabıkası bile çıkmadı. Ankara’nın göbeğinde kız öğrenciye tokat atarken vicdanınız sızlamıyor da, kadın milletvekilinden tokat yiyince mi geldi aklınıza sağduyu?

*
Dünyanın her demokratik ülkesinde,değil milletvekili, isterse devlet başkanı olsun, polise tokat atan gözaltına alınır... Ana-babasıyla yemek yiyen bebelere pavyoncu muamelesi yapıp, gözaltına almayı biliyorsun da, tokat atan milletvekiline niye ceket ilikliyorsun? Dokunulmazlık zırhı var diyorsan... Haşat ettiğin CHP milletvekilinin dokunulmazlığı yok muydu?

*
Çok polis arkadaşım var. Atatürkçülüğüne, yurtseverliğine, yüreğine, insancıllığına kefil olduğum, öz ağabeyim gibi sevdiklerim var. Ama... Bir Osman Kaçmaz çıktı, genelleme yapılamayacağını, bütün hâkimlerin emir kulu olmadığını kanıtladı. Bir İlhan Cihaner çıktı, bütün savcıların aynı kefeye konmayacağını gösterdi. Bir polis şefi çıkıp da “benim onurlu mesleğimi siyasetçilerin maşa olarak kullanmasına izin vermeyeceğim” demeyecek mi?

*
Bak ne diyor başbakan...
*
“Arapların atasözü var.
Men dakka dukka...
Dak edene, dak ederler.
Vurana, vururlar.
Olay bu” diyor.
*
Olay bu.

Yılmaz ÖZDİL / HÜRRİYET