Salih Tuna Zaman yazarına belaltı vurdu! Türköne'nin derdi ne? Kaseti mi var?

Yeni Şafak yazarı Salih Tuna, eski bir yazısından alıntı yaptığı Zaman yazarı Mümtazer Türköne hakkında ilginç ifadeler kullandı.

AKP ile cemaat arasındaki kavganın medya ayağında da kıran kırana polemikler yaşanıyor. Yeni Şafak gazetesi yazarı Salih Tuna, Zaman'ın agresif kalemlerinden Mümtazer Türköne'yi hedef aldığı yazısında çok konuşulacak ifadeler kullandı.

ACABA KASETİ FALAN MI VAR?

Türköne'nin açık bir "savrulma" yaşadığını kaydeden Tuna, bunun sebebini sorguladığı yazısında "Acaba... 'Kaseti falan mı var? Hem nasıl bir kasettir ki bu, böyle korkunç böyle rezil bir savrulmaya neden olabiliyor?" diye sordu.

Türköne'nin eski bir yazısından alıntı yapan Tuna, Türköne'nin milletvekili yapılmadığı için bir kırgınlık yaşıyor olabileceğini de söyledi.

İşte Salih Tuna'nın yazısındaki ilgili bölüm:

"(...)'Yargıçlar Partisi' başlıklı yazını fakir yüzüne çarpar, bir başka yazını Ahmet Taşgetiren.

Felaket odur ki, dün 'Türk yargı sisteminin temel sorunu tarafsızlık (...) Bağımsızlık yargı erkini yürütme ve yasama erki karşısında dokunulmaz kılıyor. Bizde ise bağımsızlık bir yargı iktidarı alanı yaratmış durumda. Kendisinden beklenenin tam tersine yargının tarafgirliğine koruma zırhı sağlıyor. Yargımız bağımsız ama tarafsız değil...' dersin, bugün yargının tarafsızlığını gidermek isteyen yasamanın kellesi uçurulsun dersin.

Felaket odur ki, sendeki bu akıl almaz 'başkalaşımı' müşahede eden dostlarının, arkadaşlarının, seni seven saygı duyan okurların aklına envaiçeşit kuşku düşürürsün!

'Acaba ne oldu buna?' derler, 'Başı dara mı düştü? Dişimizden tırnağımızdan artırıp toplasak, yardımcı olsak deva bulur mu?'

Acaba...

'Kaseti falan mı var? Hem nasıl bir kasettir ki bu, böyle korkunç böyle rezil bir savrulmaya neden olabiliyor?'

Acaba...

'Eşini milletvekili yapan AK Parti, kendisini (milletvekili aday adayı olduğu halde) yapmayınca bir kırgınlık mı yaşıyor? Fırsat bu fırsat deyip ödeşmek mi istiyor yoksa?'

Felaket odur ki, Cumhurbaşkanımız Gül'den (adeta bir ihanet çağrısı yaparak) kamyona benzettiğin seçilmiş siyasi iktidarın 'el frenini' çekmesini istersin.

Ne oldu peki?

Ha, ne oldu?(...)