MİT'Çİ KOZİNOĞLU'NUN AİLESİNDEN AYDINLIK GAZETESİ'NE DAVA!

Silivri Cezaevi'ndeki ölümü tartışmalara neden olan Oda TV sanığı MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'nun, Aydınlık gazetesinde dizi olarak yayımlanan "mektubu" dava konusu oldu.

Ailesi, Aydınlık'a gönderilmiş bir mektup olmadığını; gazetede dizi olarak yayımlanan notların Kozinoğlu tarafından "savunmasının hazırlanmasında kullanılması için avukatlarına verilmek üzere yazıldığını, ancak Silivri Cezaevi'nden çalındığını" iddia ederek, Aydınlık gazetesine dava açtı.

T24'ten Hürriyet Uymaz'ın haberine göre hem yayın, hem de mektupların çalındığı iddiasıyla iki dava açan aile, Kaşif Kozinoğlu adına açılan internet sitesinin arkasında kimler olduğunun tespit edilmesi için de yasal girişimlerde bulunmaya hazırlanıyor.

AYDINLIK'A YOLLANMIŞ MEKTUP YOK
Bu arada Mahkeme, ilk duruşmaya gitmeyen Aydınlık Yazı İşleri Müdürü Mehmet Bozkurt'un 12 Nisan'daki ikinci duruşmaya zorla getirilmesi kararı aldı. Mehmet Bozkurt ise, T24'ün sorularını yanıtlarken gazeteye gönderilmiş bir mektup olmadığını doğruladı. Ancak, tanımadığı bir kişi tarafından kendilerine iletilen ve dizi olarak yayımladıkları 102 sayfalık el yazısı notlara dair suçlamaları reddetti. Bozkurt, söz konusu notları, "Kaşif Kozinoğlu'nun Mezara Götürmediği Sırlar" adıyla kitap haline getirdiklerini ve 12 Nisan'daki duruşmada mahkemeye sunacaklarını söyledi. Bozkurt, Kozinoğlu'nun cezaevinde el yazısıyla bine yakın not tuttuğunu ve bunları düzenli olarak avukatlarına verdiğini de savunan Bozkurt, avukatlardan o notları yayımlamalarını istedi.

AİLENİN BİLGİSİ DIŞINDA SİTE AÇILDI

Kozinoğlu sağlığında "MİT'in kara kutusu" olarak biliniyordu. MİT Asya Bölgesi Başmüşaviri olarak görev yaparken, "Gizli MİT belgelerini Oda TV'ye sızdırdığı" iddiasıyla Oda TV davası kapsamında tutuklandı. Kozinoğlu, ilk duruşmasına 10 gün kala, 12 Kasım 2011 tarihinde Silivri Cezaevi'nde aniden hayatını kaybetti. Adalet Bakanlığı, ölüm nedenini "ağır ve yoğun spor yapmasından kaynaklanan kalp krizi" olarak açıkladı. Ancak bu açıklama ikna edici bulunmadı; gizemli MİT'çinin zehirlenerek öldürüldüğü iddia edildi. Üç ayın ardından Adli Tıp otopsisi sonucunda Kozinoğlu'nun "Kronik İskemik Kalp Krizi" tanısı kesinleşse de Kozinoğlu'nun ölümüne kuşkuyla bakanların varlığı sürüyor.
Kozinoğlu için "gizli tanık" diyen de çıktı, "CIA'nın hedefinde olduğu için öldürüldü" diyen de. Mesleği gereği yaşamı sırlarla dolu olan Kozinoğlu'nun ölümünün üzerinden dört ay geçmiş olmasına karşın, üzerindeki sır perdesi hâlâ aralanamadı.

Kozinoğlu, şimdi de Aydınlık gazetesinde yayımlanan mektubuyla gündemde. Ayrıca, ailesinin ve avukatlarının bilgisi dışında "Türk Milletinin Başı Sağ Olsun" başlığıyla yayın yapan ve Kozinoğlu'nun yazılı ifadesinin yer aldığı "kasifkozinoglu.com" sitesinin kimler tarafından açıldığı da merak konusu. "İlk kez sizden duyuyoruz. Öyle bir siteden bizim de, ailesinin de haberi yok" diyen avukatlar, o siteyi de araştırıp yasal mücadele başlatmaya hazırlanıyorlar.

ÖLDÜKTEN DÖRT GÜN SONRA MEKTUP YAYINLANMAYA BAŞLADI

Aydınlık gazetesi, 12 Kasım 2011'de ölen Kaşif Kozinoğlu'na ait olduğunu duyurduğu "mektubu" 16 Kasım 2011 tarihinden itibaren bölümler halinde yayımlamaya başladı. Aydınlık'a göre, Kozinoğlu o mektubu ölmeden önce el yazısıyla yazarak gazeteye iletmişti.

Ancak Aydınlık,19 Kasım 2011 tarihinde, mektuba yayın yasağı getirildiğini açıklayan bir habere yer verdi. Haberde; "Kozinoğlu'nun ailesinin mektuplar üzerinde kendisinin hak sahibi olduğu ve ailenin mektupların yayınlanmasına razı olmadığı gerekçesiyle yayının durdurulması için mahkemeye başvurduğu, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin de dava sonuçlanıncaya kadar yayının tedbiren durdurulmasına karar verildiği" belirtiliyordu.

Haberde ayrıca, mektubun MİT'in yanı sıra Ankara'daki 35 kişilik CIA merkezini de telaşlandırdığı, CIA merkezinde Kozinoğlu'nun ifşaatlarının kendilerine yönelen bir yönünün olup olmadığının ve mektup yayınının durdurulması için her türlü tedbirin konuşulduğu iddia ediliyordu. Bu bilginin "AKP içinden edinildiği" savunulan haberde, gelişmelerde Aydınlık'ta "Fethullahçı Gladyo" olarak söz konusu edilen Gülen cemaatinin de parmağı olduğu öne sürülüyordu.

AYDINLIK YAYINA DEVAM ETTİ

Aydınlık, yayın yasağına rağmen "mektubu" yayınlamaya devam etti. Ancak 20-21 Kasım'daki yayınlarda, ilk üç gün sürmanşette yer alan "Kozinoğlu'nun Aydınlık'a Mektubu" başlığı yerine "Kaşif Kozinoğlu'nun Aydınlık'a Açıklaması" başlığı kullanıldı. Kozinoğlu'nu ailesi, gazeteye ilk davasını devam eden bu yayın nedeniyle açtı.

Aydınlık'a daha önce gönderildiği söylenen mektubun Kozinoğlu'nun ölümünden sonra yayınlanması kuşkuyla karşılandı. "Sağken neden yayımlanmadı" sorusu gündeme geldi.

PERİNÇEK'E SUİKAST İDDİASIYLA SUÇ DUYURUSU

Tartışmalarda Kaşif Kozinoğlu'nun, 90'lı yıllarda, şimdiki Aydınlık'ı çıkaran İşçi Parti'lilerin hedefindeki kişi olduğunun ortaya çıkması da gündeme geldi. İşçi Partisi '90'lı yıllarda Kozinoğlu'nun da içinde bulunduğu bir ekibin Ergenekon davası kapsamında halen Silivri'de tutuklu bulunan Doğu Perinçek'e suikast planladığını iddia etmiş, bu konuda suç duyurularında bulunmuştu.

'AYDINLIK'A GÖNDERİLMİŞ BİR MEKTUP YOK'

Kozinoğlu'nun ailesinin açtığı ikinci dava ise Aydınlık gazetesinin "mektup" iddiasını hedef alıyor. Aile dava dilekçesinde; "Silivri Cezaevi'nde tutukluyken Kozinoğlu tarafından Aydınlık'a gönderilmiş bir mektup olmadığını; el yazısıyla yazılan notların ise, savunması hazırlanırken kullanılması için avukatlarına verilmek üzere yazıldığını, ancak cezaevinde çalındığını" iddia ediyor. Aile, "çalıntı" olduğu iddia edilen mektubu yayımladığı için İstanbul 2. Asliye Mahkemesi'nde açtığı davada Aydınlık gazetesinin cezalandırılmasını istiyor.

İlk duruşması 14 Şubat 2012'de yapılan davada, ailenin avukatları Tuğçe Duygu Köksal ile Taner Serim, "Kozinoğlu'na ait notların Silivri Cezaevi'nden nasıl çalındığının araştırılmasını, Aydınlık gazetesinde yayımlanan Kozinoğlu'na ait el yazması mektubun da mahkemece koruma altına alınmasını" istedi.

Ancak ilk ifadesinde, "Kozinoğlu'na ait mektubun Aydınlık gazetesine tanımadığı bir kişi tarafından getirildiğini" söyleyen gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mehmet Bozkurt, 14 Şubat'taki duruşmaya gelmedi. Bunun üzerine mahkemeden Bozkurt'un 12 Nisan'daki ikinci duruşmaya "zorla getirilmesi" kararı çıktı.

AYDINLIK: "MEKTUP DEĞİL 102 SAYFALIK NOT"

Aydınlık Gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü Mehmet Bozkurt, kendilerine iletilenin aslında mektup olmadığını doğruladı. Kozinoğlu tarafından farklı tarihlerde Silivri Cezaevi'nde el yazısıyla yazılmış 102 sayfa notun Aydınlık'a 2011 Eylül sonu ile ölmeden birkaç gün önce iki parti halinde gönderildiğini söyledi. Bozkurt, notların savunma amaçlı yazıldığı iddiasına ise şöyle itiraz etti:

"Kozinoğlu cezaevindeyken bin sayfaya yakın not aldı. Bu notları düzenli olarak avukatlarına verdi. Bize yazdığı 102 sayfa. Savunma için hazırlandığını düşünelim. Bu kadar mı büyük tesadüf olur sadece haber içerikli bölümlerin bize verilmesi! 'Bu önemli bir manşet olur', 'Bu önemli bir tartışma başlatır' şeklinde özel notlar var el yazılarında. Savunma için yazılmış notlarda, bunlar olur mu?"

Bozkurt, "Bu 102 not, bin not arasından çalınmış olabilir mi" sorusunu "Olabilir, ama onu ben bilemem" diye yanıtladı.

Kaşif Kozinoğlu'nun, Doğu Perinçek'e suikast girişimi nedeniyle mahkemelik olmaları için de Bozkurt, "O dava takipsizlikle sonuçlandı. Kozinoğlu notlarında 'geçmişte yaşananları unutalım' diyor zaten" açıklamasını yaptı