HİLAL KAPLAN'DAN EZGİ BAŞARAN'A "BAŞÖRTÜLÜ YAZAR" YANITI

Yeni Şafak yazarı Hilal Kaplan'dan Ezgi Başaran'nın başı örtülü yazarlarla ilgili yazdığı yazıya ilginç yanıt!

Başı açık yazarlar hayal kırıklığıymış!

Gezi süreci boyunca, pek çok başörtülü kadının taciz edilmiş hatta saldırıya uğramış olması, gözlerin nedense başı açık kadın yazarlara çevrilmesine sebep oldu.

Peki, 'bağzı' erkek yazarlar ne yaptı? Sadece Kabataş'ta, bebeğiyle beraber saldırıya uğrayan Zehra Develioğlu'nun durumu üzerinden baktığımızda bile karşılaştığımız manzara feci.

Mesela en vicdanlı, pek muhalif solcu bir bıyıklı, yazdığı bir yazıda 'türbanlı kadının dövülüp üzerine işenmesi gibi hâlâ kanıtlanmamış, dolayısıyla açıkça yalan ve iftira olan argümanların…' diyebildi.

Ya da en adaletli, pek soğukkanlı sağcı bir bıyıklı da, bu feci insanlık dışılığa imza atanları 'azgın haytalar' diyerek, 'yaramaz yumurcaklar' edasıyla tahfif edebildi.

Ya da İslâm'dan sadece mal biriktirme karşıtlığını değil, zulüm karşıtlığını da öğrenmiş olduğunu sandığımız bir sakallı da 'Yandaş sanmışlardır' diyerek, bir partiyi desteklemenin kişiyi tüm vatandaşlık haklarından ve bir siyasîden nefret etmenin de kendisini insanlığından soyutlayabileceğini gösterdi.

Ya da 'Hayata Dönüş' operasyonu için attığı 'Sahte oruç, kanlı iftar' manşetiyle merhamet yoksunluğu tescilli olmasına rağmen köşesinden demokrasi ahkâmı kesmeye devam eden bir başka bıyıklı da mağdurun tanıklığıyla dalga geçerek, hadisenin halüsinasyon ürünü olduğunu iddia edebildi.

Evet. Gördüğünüz gibi yazarın başı açığı, başı örtülüsü, kafası hafif açılmışı, gür saçlısı, bıyıklısı ve sakallısı olmaz.

Hilal Kaplan'ın yazısının tamamı için tıklayın