HANGİ ÜNLÜ GAZETECİ KENDİSİNİ ''YILIN GAZETECİSİ'' İLAN ETTİ?

Eee kusura bakmayın ben de kendimi 'yılın en başarılı gazetecisi' seçiyorum. İtirazı olan, mahkemeye başvursun...

Kendimi ’yılın en başarılı gazetecisi’ seçtim!..

Yine aynı görüntüler, aynı sözler, aynı sahte teşekkürler.
Bazen 40 yıllık haber spikerini izliyoruz ekranlarda... "Ben ve arkadaşlarıma bu ödülü layık görenlere teşekkür ederiz." Ödülü veren kim? Bilmem ne ilkokulu öğrencileri. Ya Allah’ınızı severseniz yapmayım şunu. Okulun ana haberde reklamını yaptırmak için minik yavruları kullanmayın. Onlar ne anlar haberden, haberciden...

Onlar hâlâ evde çizgi film izliyor. Okulda, öğretmenler odasında siz seçiyorsunuz. Hatta pazarlık ettiğinizi de biliyoruz. "Ödül almaya kim gelirse onu en başarılı seçin. Hem gelmeyecek hem de bizim okulun en sevdiği olacak var mı öyle" diyen okul müdürlerini çok duyduk. Veya "Bilmem neyi seçelim. O ödül almaya mutlaka gelir. Çünkü bilmem ne öğretmenin dayısının oğlu olur" dendiğini...

Bazı haberciler, her yıl aynı okullara gidip ödül almak zorundalar. Sanki resmi görev gibi... Çünkü okulun sahibi aynı zamanda medya patronu... Yılın en başarılı sanatçılarını hiç saymıyorum. O iş iyice ayağa düştü. Kimlere ’en başarılı’ deniyor inanılır gibi değil.

İnşallah bu yıl da Uğur Dündar, Mehmet Ali Birand ve Ali Kırca gibi asker arkadaşlarım (lafın gelişi) ödülleri önlerine koyup da haber okumazlar, sonra da teşekkür etmezler. Hatta ödülleri kabul etmeseler daha hoş olur. Cumartesi-pazar akşamları yerlerine gelenleri sınamış oluruz. Onlar aradan sıyrılsa... Ben, Korcan Karar dışında tüm yedekleri çok beğeniyorum. Atv’deki Cem’i de çok takdir ediyorum. Bildiğim bir gerçek var, o ödüller kişilere değil çok izlenen Kanal D, Star TV ve Show TV’ye veriliyor. Hürriyet’te kim yazarsa ’çok okunan yazar’ olması gibi...

Okullar yetmiyor gibi şimdilerde internet siteleri palavradan ’yılın en sevilen’ ödüllerini dağıtmaya başladı. Ödülü olmayana kız vermiyorlar sanki. Ülkenin yarısı ’en başarılı’ oldu. Bir ben kaldım başarısız. Ama yolunu buldum. O ödüller Eminönü Tahtakale’de satılıyormuş. Çok alınca indirim de yapılıyormuş. 50 tane alacağım kendime. Altlarına da yılın ’en sevilen’, ’en çok okunan’, ’en yakışıklı’, ’en ünlü’ yazarı olarak yazdıracağım. Hatta Polonya’da ’en başarılı’ olayım. Ödül benim eğil mi, istediğimi yaparım. Kimini BUGÜN okurları göndermiş olsun, kimini BUGÜN TV izleyenleri...

İnternet siteleri de eşini dostunu veya avanta-lavanta işleri olan yani göbek bağı ile bağlandıklarını aday gösteriyorlar. Yılın en başarılı sanatçısını, TV’cisini, sporcusunu seçtiriyorlar...
O adaylar kime göre, neye göre seçiliyor. O internet sitesini acaba kaç kişi tıklıyor da o kadar oy çıkıyor? Bunlar belli değil. 300 liraya internet sitesi kurup kendini medya patronu sananların yeni oyuncağı... Tabii ki hepsi yalan dolan. Onlar da sitenin reklamı için uğraşıyorlar.

Bu ülkede hiç çocuğu olmayan bir kadını, sırf bikinisi ile cesur pozlar veriyor diye ’yılın annesi’ seçtiler. Bu ülkede akla gelebilecek her türlü skandala imza atan bir futbolcuyu ’yılın sporcusu’ seçtiler. Eee kusura bakmayın o zaman ben de kendimi ’yılın en başarılı gazetecisi’ seçiyorum. İtirazı olan, mahkemeye başvursun...

Aykut IŞIKLAR / BUGÜN