Göbeklitepe’nin keşfi roman oldu!

Gazeteci yazar Helin Şahin, dünyanın en eski yerleşim yeri olan Şanlıurfa’daki Göbeklitepe’nin keşif hikayesini gençlik romanı olarak kaleme aldı. Raflarda yerini alan “Tapınağın Gözleri GÖBEKLİTEPE” adlı romanda, ilk insanlardan kalma bir tapınak olan Göbeklitepe’nin keşfinin hikayesi gerçek karakterlerden esinlenerek tarihe meraklı olan 11 yaşındaki İbrahim’in gözünden anlatılıyor. 

UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası” listesinde yer alan Göbeklitepe, turizmin en önemli merkezlerinden birisi haline geldi. Her yıl binlerce turistin akınına uğrayan bu gizem dolu buluntunun hikayesini okuduğumuz romanda eski insanların inanışları, yaşam biçimleri ve kazılarda bulunan binlerce yıllık kalıntılara dair çarpıcı bilgiler yer alıyor.

İNSANLIĞIN DOĞDUĞU YER
MST Yayınları’ndan çıkan roman, gençlerin ve çocukların tarih bilgisinin gelişmesine katkı sağlamak açısından oldukça yararlı bilgiler içeriyor. Keşfin hikayesi, Örencik köyünde yüzyıllık karadut ağacının etrafındaki bir tarlada bulunan oymalı taşın sergilenmesiyle başlıyor. Romanda tarihe büyük ilgi duyan İbrahim ve babasının bu taşı nasıl buldukları ve daha sonra yaşanan kazı süreci, Güneydoğu Anadolu’nun eşsiz tarihi ve gelenekleriyle süslenerek anlatılıyor.

Dünyada arkeologların “İnsanlığın doğduğu yer” olarak nitelendirdiği bu tarihi eserin çevresinde kazı çalışmaları halen devam ediyor.

PİRAMİDLERDEN DAHA ESKİ
Zoser Piramidi, Pantheon, Kolezyum, Maison Carree, Toprak Askerler ve Sanchi’den daha eski olan Göbeklitepe, Türkiye’de 20 yıl kazı çalışmaları yapan Alman arkeolog Klaus Schmidt tarafından keşfedilmişti. Ortaya çıkan buluntulara bakıldığında hem yaşamsal hem dinsel hem de sanatsal faaliyetlerin yaşandığı bir tapınak olarak tanımlanan Göbeklitepe’nin MÖ 9600 yılından kalma olduğu düşünülüyor.