Fehmi Koru o soruya cevap aradı: Gazeteleri ekonomi mi öldürüyor, gazeteciler mi?

Gazeteci Fehmi Koru, Habertürk gazetesinin kapatılması hakkında bir yazı kaleme aldı.

Habertürk gazetesi cuma günü son kez okuyucuları ile buluşuyor. Ciner Medya yayına dijital olarak devam etme kararı aldı. Fehmi Koru, önümüzdeki dönemde de başka gazetelerin bu yola başvurabileceğini, hazırlanan gazeteyi basmaktan vazgeçip yalnızca internet üzerinden yayınlamanın giderek yaygınlaşacağını söyledi.

Koru, "Baskıdan vazgeçilip yalnızca internet üzerinden yayınına devam eden gazetelerin yaşama şansı nedir? Soru önemli. Aynı duruma düşmesine az kalmış Habertürk‘ün yayın yönetmeni Selçuk Tepeli ABD medyasında yaşananlardan ve Türkiye’deki bir örnekten hareketle, bu soruya iç açıcı bir cevap veremiyor.Umarım Habertürk‘ün akıbeti farklı olur; yayın hayatına internet sitesi olarak başlamıştı Habertürk öyle de devam etmeyi başarır." ifadelerini kullandı.

İŞTE FEHMİ KORU'NUN O YAZISI:

Gazeteleri ekonomi mi öldürüyor, gazeteciler mi?

Bir gün beni gazetesine davet edip duran Ertuğrul Özkök‘ü ziyaret için Hürriyet’e uğramıştım. Uzun yıllar önce. Hal hatır sorduktan sonra, Ertuğrul, kendisinin ön ayak olduğu yeniliği göstermek için elimden tuttu ve birlikte ‘geleceğin Hürriyet’i’ diye adlandırdığı bölüme gittik…

Evet, 2000’li yılların Hürriyet‘i 1990’larda hazırlanmaktaydı.

Gördüğümü beğenmiştim; ama daha fazla beğendiğim, o bölümde çalışan genç insanların heyecanıydı.

O heyecan basının bütününde ölmüş görünüyor.

Habertürk veda ediyor
Ciner Holding sahibi olduğu gazeteyi yayınlamamaya karar verdi. İki gün sonra (5 Temmuz 2018 Cuma günü) Habertürk artık bayilerde bulunmayacak. İsteyen, gazetenin haberlerini ve yazarlarını internet üzerinden okuyabilecek…

Artık ne kadarı korunacaksa…

Yazılı basında en son ‘Habertürk yazarı’ olarak yer aldığım için bana hüzünlü bir son gibi geliyor gazetenin yayınına son verilmesi…

Neden peki?

Gazeteyi çıkaran holdingin başında bulunan yönetici (Kenan Tekdağ) verdikleri ‘stratejik karar’ için okur ilgisinin ve gelirlerin azalmasını gerekçe gösteriyor.

Dediği şu:

“Son beş yılda ülkemizde de gazetelerin yazılı baskılarının tirajı düzenli olarak düşmekte, reklamdan aldığı pay düzenli olarak azalmakta buna mukabil baskı maliyetleri sürekli olarak artmakta iken televizyon ve İnternet mecralarının erişimi ve reklam payı düzenli olarak yükselmektedir.

“Nitekim, öncelikle demografik olarak genç kuşağın yazılı basımdan uzaklaşması ve iletişimi mobilden yapmaya yönelmesi sonucunda meydana gelen önlenemez tiraj düşüşleri, diğer taraftan medya ekosisteminde yazılı basının aldığı reklam payının düzenli olarak kayba uğraması gibi sebepler, Amerika ve Kanada başta olmak üzere İngiltere Fransa Almanya gibi Avrupa ülkelerinde Singapur Malezya gibi uzakdoğu ülkelerinde yerel bölgesel ve ulusal nitelikte yüzlerce gazeteyi yazılı baskılarını sonlandırmak mecburiyetinde bıraktı.”

“Google’da yapılacak basit bir araştırma bu durumun sayısal dökümünü verecektir” de diyor Kenan Tekdağ…

Google‘da durumu araştırırken başka bir gerçekle karşılaştım.

Bizden bir gazete yöneticisi gazetelerin bütün dünyada karşılaştığı ‘dijital tehdit’ üzerinde araştırma yapmış, vardığı sonucu New York Times örneği üzerinde okurlarıyla da paylaşmış.

Şimdi de onun yazdıklarını okuyalım:

“Ve ikilemlere rağmen NYT yatırım ve sabırla başarıya ulaşıyor. 2017’de dijital abonelikten 340 milyon dolar kazandı NYT. Online abonelik satışını % 46 artırdı. Zengin, iyi çeşitlendirilmiş konvansiyonel ve dijital içeriği, geçmişi ve deneyimli arşivi sayesinde …

“NYT’nin bir AR-GE bölümü var. Böylece 168. yılında 1300 gazeteci ile birlikte bu “eski” gazete, her gün, hatta her an Laurousse gibi bir içerik uygulaması sunuyor okurlarına. NYT büyümede Facebook’u yakaladı. Google’ı ikiye katladı. Gazete’nin dijital reklam satışları da % 14 artarak 238 milyon dolara çıktı. Böylelikle, son 7 yılda baskı gelirleri yüzde 21 düştükten sonra NYT bir denge kurmayı başardı.”

Gazete yöneticisi, kaleme aldığı 4 Mart 2018 tarihli yazısında, “Gazetelerin düşmanı dijital teknoloji değil, yenilenmesi gereken haber anlayışı” hükmüne varıyor.

İşin ilginç yönü, bu sonuca varan gazete yöneticisinin Cuma günü basılı hayatına veda etmeye hazırlanan Habertürk‘ün yayın yönetmeni Selçuk Tepeli oluşudur.

Kendisine “Gazetelerin öldüğü söyleniyor, bu doğru mu?” sorusunu yönelten gençlere “Halt etmişsiniz, gazeteleri internet değil ancak gazeteciler öldürebilir” cevabını verdiğini üç ay önce duyuran yayın yönetmeni, şimdi basılı en son nüshayla gazetesinin kapısına kilit vurmaya hazırlanıyor.

Meğer patronlara ‘‘Gelin gazeteyi kapatmayalım, gazeteciliği canlandırarak bu süreci başarıyla atlatalım’’ çağrısıymış yazısı…

Evet, gazete kapanmıyor, ancak dijital yayında çalışanların görevlerini evden de yürütebilecekleri ve baskı yapılmayacağı için matbaa da gerekmediğine göre, binaya da ihtiyaç olmayacaktır.

Önümüzdeki dönemde başka gazetelerin de aynı yola başvurmalarını bekliyorum ben; hazırlanan gazeteyi basmaktan vazgeçip yalnızca internet üzerinden yayınlamak giderek yaygınlaşacaktır.

New York Times evet yaşıyor, ancak bunu içeriğinde çeşitliliği artırıp dijital aboneliği yaygınlaştırarak sağlayabildi.

Washington Post ise parasını internet üzerinden satıştan kazanan Amazon‘un sahibine satılarak yayınına devam edebiliyor.

Jeff Bezos, WP’yi zarardan kurtarmak için, NYT’ın yaptığını tekrarlama yoluna gitti: Gazetenin içeriğini zenginleştirme yoluna…

Türkiye’de sorun da bu: Gazetelerden önce gazetecilik sizlere rahmet olduğu için içeriği zenginleştirmek de mümkün görünmüyor.

Gazetecilik, yapılabildiği kadarıyla, nicedir dijital alanda yapılıyor zaten.

Baskıdan vazgeçilip yalnızca internet üzerinden yayınına devam eden gazetelerin yaşama şansı nedir?

Soru önemli. Aynı duruma düşmesine az kalmış Habertürk‘ün yayın yönetmeni Selçuk Tepeli ABD medyasında yaşananlardan ve Türkiye’deki bir örnekten hareketle, bu soruya iç açıcı bir cevap veremiyor.

Okuyalım:

“Türkiye’de Radikal Gazetesi’nin dijitale yelken açmasıyla yaşananların da çok öğretici olduğu aşikâr. Bir süre ‘Radikal’in bugünkü manşeti’ diye başlayan bir cümleye rastlanmadı, sonra da kapanıp gitti.”

Aynen öyle oldu.

Umarım Habertürk‘ün akıbeti farklı olur; yayın hayatına internet sitesi olarak başlamıştı Habertürk öyle de devam etmeyi başarır.

Giden her gazete arkasında yeni bir işsiz gazeteciler ordusu bırakıyor çünkü.