Ezgi Başaran'dan Orhan Miroğlu'na zor sorular! Doğan Medyası kapanacaktı ne demek?

Ezgi Başaran HDP'nin barajı geçmemesi halinde Doğan Medyası'na el konulacağını ileri süren Miroğlu'na sorularla yüklendi.

"Belli ki Orhan Miroğlu'nun bir bildiği var. Bir medya grubunun varlığını tehdit eden neydi, ona hukuk aracılığıyla sormak lazım gelir." diyen Radikal internet sitesinin genel yayın yönetmeni Ezgi Başaran, 6 soru ile Miroğlu'na çok sert yüklendi.

İşte Ezgi Başaran'ın yazısından çarpıcı ve dikkat çeken bir bölüm:

2007'de BDP'den aday olan, şimdi ise AKP'nin Mardin milletvekili olarak seçilen yazar Orhan Miroğlu dün Star gazetesindeki köşesinde çok enteresan bilgiler içeren bir yazı yazmıştı.
Hayır, Miroğlu, 2011'de Mardin'deki oy oranı yüzde 32 olan partisi AKP'nin, niçin 2015'te yüzde 19'a düştüğünü anlatmıyordu.
(...)
Kendisine, kimi çevrelerce 'aydın' denilen, yüksek görüş ve düşünceleri nedeniyle konferanslara davet edilen, şimdi de milletvekili olarak meclise giren Miroğlu ne diyor?
"Bu kullanışlı milliyetçilik olmasa kapısına çoktan kilit vuracak olan Doğan medyası..."
Tercümesi: Kobani'den Kürt milliyetçiliği yayıldı, bu HDP'nin barajı geçmesine sebep oldu, HDP barajı geçmeseydi Doğan medyasının kapısı kapanacaktı.
Efendim? Anlayamadım!
SORU 1: Doğan medyası kapısına kilit vuracaktı ne demek?
SORU 2: Eğer bu, Doğan grubuna ait gazete ve televizyonların kapatılacağı anlamına geliyorsa (ki başka ne anlama gelecek tahmin edemiyorum) hangi gerekçeyle kapatılacaktı?
SORU 3: Eğer ortada geçerli ve hukuki manada meşru bir sebep vardı ise, HDP'nin barajı geçmesi (ya da kendi içinde büyük çelişkiler barındıran uyduruk kullanışlı milliyetçilik hali) neyi değiştirdi?
SORU 4: HDP barajı geçemeseydi, AK Parti tek başına iktidar olmayı başarsaydı, hatta Anayasa'yı değiştirme gücüne erişseydi, Doğan grubunun yayın organlarına el mi koyacaktı?
SORU 5: Hangi gerekçeyle el konacaktı?
SORU 6 vesaire: Bir milletvekili olarak, Orhan Miroğlu, bunu gayet normal mi karşılamaktadır? Miroğlu'nun demokrasi ve hukuk anlayışını, kabile zihniyeti mi şekillendirmektedir? Kendisi milletvekili mi olmuştur, kabile reisinin 'kullanışlı kişilerinden' biri mi?
Kürtçe'de Miroğlu'nun bu pozisyonu için cuk oturan bir kelime var ama zikretmeyeyim, bırakayım onu dilin doğal sahipleri kullansın.
Ben, naçizane, hala bir anayasamız olduğunu, o anayasaya göre Türkiye Cumhuriyeti'nin hala bir hukuk devleti olduğunu hatırlatayım.
Bu hukuk devletinin savcıları bence ivedilikle Miroğlu'nun bilgisine başvursunlar, bir medya grubunun varlığını neyin tehdit ettiğini öğrensinler.
Zira belli ki bir bildiği var!