EZEL DİZİSİ ATV'YE GEÇİNCE DEĞİŞTİ Mİ? SABAH YAZARI BU ELEŞTİRİLERE NE YANIT VERDİ?

"Artık Cansu Dere'nin etekleri uzar, Ramiz Dayı Nur Risalesi'nden şiirler okumaya başlar" yazmıştı aynı kişi. Ne kadar kışkırtıcı, ne kadar taraflı ve önyargılı...

Ezel değişti mi sahi?

Önceki gece Ezel gecesiydi... Yeni kanalında yani atv'de kaldığı yerden devam etti dizi; intikam, aşk, nefret, ihanet senaryosu tıkır tıkır ilerledi, müptelalarına yine doyumsuz bir gece yaşattı. Fakat 'bir kısım' medya mensubu için her şey değişmişti nedense! Şöyle diyordu twitter'da biri: "Ezel bir garip olmuş... Çekimler, açılar, strobe effectler... Arka sokaklara dönmüş. Ezel gitmiş, başka bir şey gelmiş..." Bitmedi, şöyle devam ediyordu: "Bütün o drama, bütün o gerilim bitmiş, adi bir melodrama dönmüş, yandaş kanallardaki genel hastalık buraya da sıçramış... Kerem Çatay iyi bir diziyi kötü yapmalarına izin vermiş görünüyor..." Diziyi ilk gününden bu yana izleyen bir seyirci olarak, bunları okurken çok güldüm... Zorlamanın bu kadarı bana bile fazla geldi artık. Yani düşünsenize... Dizinin yapım şirketi değişmemiş, senaryo ekibi değişmemiş, oyuncuları aynı, yönetmeni aynı ama dizi sırf kanal değiştirdi diye birdenbire adileşiyor, basitleşiyor, 'iyi dizi' bir gecede 'kötü dizi' haline geliyor! Tek bir bölümde, daha ilk gününde bütün sezon verilen emekten vazgeçiliyor, öyle mi? Sezonun en iyi, en çok izlenen projesini yaratan yapım şirketi her şeyi bir anda, hiç yere değiştirebiliyor, öyle mi? Siz bunları okusanız gülmez miydiniz? Üstelik bunu yazan, çiçeği burnunda bir kanalın yöneticisi. Dizinin atv'ye geçtiği haberleri çıktığında da "Artık Cansu Dere'nin etekleri uzar, Ramiz Dayı Nur Risalesi'nden şiirler okumaya başlar" yazmıştı aynı kişi. Ne kadar kışkırtıcı, ne kadar taraflı ve önyargılı... Oysa bir dizinin senaryosu kaç hafta öncesinden yazılır çizilir, bilmez mi insan? 'En çok izlenen dizi' sezonun ortasında ne uğruna vazgeçer başarısından? Bildiğim tek bir şey var... Herkes bu ayrımcılıktan çok rahatsız ama birileri de bunu çok fena körüklüyor maalesef. Twitter'a ne düşündüğümü aynen böyle yazınca da 'Vaayy kurumsal müdafaa' diye atlayanlar oldu. Onlara da söyledim; bugüne kadar çalıştığım kurumun avukatlığını hiç üstlenmedim, buna ihtiyaç da duymadım. Ne bu kanal babamın kanalı, ne de bu dizi babamın dizisi... Sadece bazı şeyler öyle komediye dönüşüyor, öyle zorlanıyor, öyle ayrımcılık yapılıyor ki, gülmek dışında yazmak da istiyorsun.

Şirin Sever/Sabah