ESTETİKLİ HÜLYA KOÇYİĞİT'TEN ÖĞRENCİ ANASI OLUR MU?

Turkcell, Anadolu Efes reklamları ve STV'nin özel efektleri eksik yayınladığı dizisi! Murat Tolga Şen bizi TV ve sinema gündeminde bir tura çıkarıyor.

Turkcell’den duygu sömürüsü reklamlara tam gaz devam! Bu defa Hülya Koçyiğit’i oynatmışlar ama bu kadar ünlü ve estetikli biri işin duygusallığına zarar vermiş. Çok kıymetli bir oyuncu olan ama benim nedense hep biraz ‘yapmacık’ bulduğum Hülya Koçyiğit neden oynatılmış, teklifi neden kabul etmiş anlayamadım. Onun üzerine kurulu bir dizi reklam mı izleyeceğiz, sanmam? Ayrıca 66 yaşındaki Hülya hanımın 50’li yaşlarda doğum yapması lazım ki o yaşta oğlu olsun. 30 yaşındaki Belçim Bilgin’in liseliyi oynadığı alemde bir acayiplik daha! Yani bu sefer olmamış Turkcell… Anne mutfakta yemek yapıyor ama bizim burnumuza soğan kokusu değil reklam kokusu geliyor!

...

Meslektaşım Gizem Merve Kaboğlu yakalamış, Samanyolu TV’nin Küçük Kıyamet dizisinin 9. Bölümünde Cehennemde yanan adam sekansının özel efektleri tamamlanmadan dizi yayına verilmiş, green box önünde tuhaf hareketler yapan, yanıyorum diye bağıran bir adam ve yeşil taytlı komik cehennem zebanileri… TV’lerin yayın özensizliklerinde bir zirve, yıllar sonra bile anlatılacak kült bir tuhaflık.

...

Efes Pilsen’in “Senden daha güzel” temalı Heineken’den çırpılma reklamı sosyal medyada, şurada burada çok izleniyor, ilgi görüyor ama benim Anadolu grubuna ve onların herhangi bir markasına “hiç kimseyi görmedim ben, senden daha güzel”! demem için Gerze’ye kurmak istediği kömürlü santral projesinden kamu yararına vazgeçmeleri gerek… Şu anda sırf bu yüzden ürettiklerinin tüketicisi değilim. Reklamla gelen duygusallığa da kanmıyorum! Bu konuda bir kelam daha edeyim. Reklamdaki “orkestra dinlemeye gelen sanattan anlamayan sporcu” önermesine de şiddetle karşıyım. Aptallığa övgü mü yapılıyor, anlamadım?

...

Böyle Bitmesin dizisini izledim Cuma akşamı, bir şey dikkatimi çekti. Hiç bir dizide bu kadar temiz yüzlü insanı bir arada görmemiştim. Çocuklar, büyükler, sanki hepsi birer Elf gibi dolanıyorlar ortalıkta... Dizinin olumlu ruh halini güçlendiriyor sanırım bu... Dizide Cemal Toktaş’ı ne zaman görsem Hababam Sınıfı’nın, sonradan köy okuluna öğretmen de olan uslu öğrencisi Ahmet geliyor aklıma mesela...

...

Kayıp Şehir bitiyor. Artık bir dizinin izlenmesi de onu canlı tutmaya yetmiyor. Ayrık otlarının yolunma zamanı gelmiş sanırım ya da birileri TV’de dikensiz gül bahçesi istiyor!

...

Saba Tümer’in hoş kahkahası, samimi sunumu derken kadıncağız zaman içinde kendinin bir karikatürü haline geldi. Şu an sanki onu değil de Plastip Show’daki kuklasını izler gibiyim. Bir kaç gün önce bacaklarını asistanına kremletirken çekilmiş fotoğrafı Twitter’da paylaşması da epey talihsiz. İnsanlarımıza neler oluyor böyle?

...

Yer gök film festivali oldu, festival takipçiliği artık ciddi bir mesai ve bütçe istiyor. !f İstanbul biletleri en pahalı festival ama epey talep vardı bu yıl da... Acı olan şu; festivallerde gösterilen filmler vizyona girince kimse yüzüne bakmıyor!

...

Ocak ve Şubat aylarında sinema salonlarına seyirci yağdı. Cem Yılmaz’ın gösterisi, Celal ile Ceren, G.D.O Karakedi, Romantik Komedi 2, Hükümet Kadın ve Kelebeğin Rüyası... Gişe yapan filmlerin reçetesi ve bilet satan oyuncular yine aynı diyeceğim ama Kelebeğin Rüyası ilk 3 gününde 430 bin seyirciye ulaştı. Bu defa sulu bir komedi değil de iki garib, unutulmuş şairin yaşamını anlatan bir film gişe yapıyor. Sevindim buna!

MURAT TOLGA ŞEN

– twitter.com/murattolga