DEVLETİN TELEVİZYONU KAYNAĞINDAN TEYİT EDİLMEYEN BİR BİLGİYİ HABER OLARAK NİYE VERDİ?

Hürriyet yazarı Fatih Çekirge Bülent Arınç'a TRT ve AA'nın Murat Karayılan asparagasını sordu.

İşte Çekirge'nin o yazısı...

Karayılan bombası ve iki numaralı muamma
Önce TRT haberi patlattı:
“Karayılan yakalandı! İran’ın elinde.”
Peki birkaç gün öncesine kadar  Kandil Dağı’nın güvenli bir yerinde gazetecilere röportaj veren, o rahat görüntülü Murat Karayılan nasıl yakalanmıştı?
- İran Kandil’e özel bir operasyon mu yapmıştı?
- Hayır.
Ankara haberi doğrulamadı ama TRT ısrarla haberi yayında tuttu.
Medyanın kafası karıştı.
Doğru mu yanlış mı? Haberi versek mi vermesek mi?
Sonra devletin ajansı AA haberi geçti:
“Karayılan yakalandı. İran’ın elinde!”
AA haberi İran Meclisi Milli Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Alaaddin Burucerdi’ye dayandırdı.
Şaşırtıcı bir durumdu bu.
Devletin ajansı bu derece hassas bir haberi geçmişti ama Ankara’dan en ufak bir ses çıkmamıştı?
Kafalar iyice karıştı:
- Devlet doğrulamıyor ama devletin hem televizyonu hem de ajansı haberi veriyor.
Nasıl oluyordu bu?
Ve dün öğle saatlerinde AA haberi düzeltti:
Haber metninden Karayılan adını çıkardı ve “PKK’nın iki numarası yakalandı” dedi.
Peki kim bu iki numara? Bizim bildiğimiz iki numara Karayılan’dır.
Öyle bir isim var mı?
Neden önce Karayılan adı verildi?
İhtimal şu:
Ankara’ya İran’dan bir bilgi geldi:
“PKK’nın iki numarası yakalandı!”
İki numaralı isim Karayılan olarak yorumlandı. Ve bu bilgi bir şekilde önce devletin televizyonuna sızdı.
Bu durumda akla şu soru geliyor:
- Devletin televizyonu kaynağından teyit edilmeyen bir bilgiyi haber olarak niye verdi?