BİM'deki 'psikolog randevusu' tartışma yarattı: Olmaz dediklerimiz gerçek oldu

Bir zincir marketin afişinde 199 TL’ye psikolog randevusu satıldığı iddiası sosyal medyayı karıştırdı. Birçok kişi bu olaya başta inansa da iddianın yalan olduğu kısa sürede anlaşıldı ve Twitter’da güldüren, mizah içerikli çok sayıda paylaşım yapıldı. Bu durum ise başka bir soruyu gündeme getirdi: Türkiye’de psikolojik desteğe erişim ne kadar kolay? Konuyu uzmanlar yorumladı.

Hürriyet’ten Buse Özel’e konuşan uzmanlardan Doç. Dr. Veysi Çeri: İnsanlar psikiyatrik hastalık tedavisine zaten damgalanma korkusu ile çok geç gidiyor. Bunun yanı sıra devlet hastanesinde 5 dakikalık Psikiyatri muayenesi ile psikiyatrik sorunların çözülmesi çok zor. Özel merkezlerde psikiyatri muayenelerinin SGK tarafından karşılanması çok faydalı bir adım olabilir. Türkiye dünyanın en sinirli ülkelerinden biri. Bu da tedavi gerektiren bir durumdur. Markette psikolog afişine insanların bu kadar çok ilgi göstermesinin, konuşmasının sebebi aslında insanların da psikolojik desteğe ihtiyaç duyması. Psikiyatrik hastalıklar sadece kişinin kendisini etkilemez, aile bireylerini, arkadaşlarını ve hatta işgücünü etkiler. Sağlığın diğer parametrelerinden hiçbiri toplumun diğer üyelerini psikiyatrik sorunlar kadar etkilemez.

‘AİLE PSİKOLOĞU OLMALI’

BU ESPRİLERE NEDEN HEMEN İNANIYORUZ

Markette Psikolog Randevusu olayının bir diğer boyutu ise insanların kolayca inanmış ve olayın doğruluğunu sorgulamamış olması. Psikolog Özgün Ergin sosyal medya ve teknolojinin hayatımızın içine bu kadar girmesine rağmen, burada gördüklerimizi hâlâ yeteri kadar sorgulamadığımızı belirterek olayı şöyle değerlendiriyor:

“Olması pek beklenmeyen, ‘Bu kadar da olmaz herhalde’ dediğimiz şeylerin gerçeğe dönüştüğünü gördükçe, ‘Acaba mı? Olabilir mi? Değildir ama...’ tepkileriyle daha sık karşılaşabiliyoruz. Aynı zamanda sosyal medyada gördüklerimizin doğruluğunu sorgulama, doğru olmayan bilgiyi ayırt etmeyi sağlayacak akılcı düşünme becerilerini geliştirmemiz gerekiyor. Bilişim teknolojilerinin her geçen gün hayatımıza daha çok girdiği ve vazgeçilmez bir yere sahip olduğu bu dönemde, en çok ihtiyaç duyacağımız becerilerden biri de bu. Tabii konuştuğumuz örnek trajikomik bir durum olduğu için özellikle çok paylaşıldı diye düşünüyorum.”