Bahçeli'nin başdanışmanı Metin Özkan Medyaradar'a konuştu: Başkanlık çantada keklik değildir!

Son günlerin en ateşli tartışmalarından biri olan başkanlık sistemi ve MHP’nin bu konudaki tavrını; Alev Gürsoy Cimin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Baş Danışmanı Gazeteci Yazar Metin Özkan ile konuştu.

Türkiye 15 Temmuz darbe girişimini konuşurken gündem bir anda yine başkanlık sistemi tartışmalarına kaydı. Başkent Ankara’da siyaset otobanı toz duman. AK Parti “Başkanlık” diyor, Ana Muhalefet partisi CHP ve HDP tümüyle karşı çıkıyor. Burada en kilit parti ise MHP. Çünkü süreci MHP’nin tavrı belirleyecek. Peki, MHP tam olarak ne istiyor?

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Getirin Meclis’e” çıkışı bir anda hem gündemi hareketlendirdi hem de bu yöndeki tartışmaların fitilini iyiden iyiye ateşledi.  Bahçeli’nin “Referanduma oy veririz ama sandıkta başkanlığa karşı çıkarız” sözleri konuşulmaya devam ederken, ben de bu konuyu Sayın Bahçeli’nin en yakınındaki isim olan Medya ve İletişimden Sorumlu Baş Danışmanı Gazeteci Yazar Metin Özkan ile konuştum… Özkan’a, “Referanduma evet deriz ama sandıkta başkanlığa karşı çıkarız” sözlerinde bir çelişki olup olmadığını sordum.

Başdanışman Özkan’a göre; MHP’nin bakışı bağcı dövmek ya da ihya etmek değil, üzüm yiyip bunu da millete ikram etmek… MHP’nin bir türlü anlaşılamadığını söyleyen ve partisine yönelik eleştirilere çok sert tepki gösteren Metin Özkan, CHP’ye ağır eleştirilerde bulunuyor. 

Özkan; "Kimse MHP’nin “Mecliste destekleriz” diye bir beyanı olduğunu söyleyemez. MHP sadece diyor ki; “AKP önerisini hele bir meclise getirsin. Konu hem Meclis’te hem kamuoyunda enine boyuna tartışılsın”. Bu duruşu nasıl oluyor da “MHP AKP’ye gözü kapalı destek oluyor”  diyor. Aslında Özkan, süreçteki MHP’nin tavrını net bir şekilde özetliyor… İktidar ve MHP arasında flörtüz bir durum olduğu yönündeki iddialara tümüyle karşı çıkıyor…

Şimdi ben aradan çekiliyor. Son günlerin en önemli tartışmasına ışık tutacak olan bu röportajla sizleri baş başa bırakıyorum.
Sizlere güneşli güzel günler diliyorum. Sevgiyle kalın…

*******
RÖPORTAJ: ALEV GÜRSOY CİMİN
TWİTTER: gazetecialev
Mail: alevgursoy2008@gmail.com



“MHP REJİM DEĞİŞSİN İSTEMİYOR”

Son günlerin en büyük tartışması başkanlık sistemi. MHP’nin sürdürdüğü tavır iktidar kanadından büyük destek alsa da büyük bir kesim tarafından da eleştiriliyor. Ya da anlaşılamıyor. MHP’nin bu konudaki bakışı tam olarak ne? MHP nerede duruyor?

MHP’nin bakışı bağcı dövmek ya da ihya etmek değil, üzüm yiyip bunu da millete ikram etmektir. Sayın Devlet Bahçeli’nin söylediklerini birileri maksatlı tepkilerle başka bir yöne çekmeye çalışsa da, MHP’nin amacı Anayasa’nın uygulanamaz durumunun giderilmesi ve sorunun TBMM’de çözülmesidir.
MHP diyor ki; “Yasama, Yürütme ve Yargı erki sınırlarının yok sayıldığı günümüzde, yetki ve karar makamlarının birbirine karışması sonucu ortaya çıkan kriz, bir rejim bunalımına dönüşmüş ve maalesef parlamenter sistemin sadece adı kalmıştır. Yani Yargı erki mevcut Anayasa’nın kendisine verdiği yetkileri kullanarak üzerine düşeni yapamamaktadır”.
Onun için MHP tamda bu noktada Parlamento devreye girmelidir diyor. Tüm bunları alt alta yazdığınızda Sayın Bahçeli’nin çıkışının dayanak ve gerekçeleri iyi algılanmalı, iyi anlaşılmalıdır diyorum.
Bu sebepten dolayı kimse MHP’nin “rejim değişsin”  dediğini anlamasın. MHP rejimin yakalandığı “keyfi yönetim”hastalığını görmezden gelip kafasını kuma gömmüyor.



“ANA MUHALEFET GÖREVİNİ CHP’DEN DEVRALMAMIZDAN RAHATSIZLAR”
 
Muhalefetle yaşanan tartışmanın üslubu da çok sert. ‘Don lastiği’ ile ‘yedek lastik’ arasında gidip geliyor.  Neler oluyor?

Siyasette polemik olur, hiciv olur ama küfür ve hakaret olmaz. Böyle davranan olursa da MHP’den cevabını alır. Ancak sorun şu ki Ana Muhalefet Partisi CHP gündem belirleme ve ülkenin önünü açma konusunda MHP’nin ön almasından rahatsızlık duymaktadır.
Bu nedenle asli görevini yerine getiremeyince de bu açığı MHP’ye saldırarak kapatmaya çalışmaktadır. Ne diyelim kem söz sahibine aittir.

“ÖNCE ÜLKE SONRA PARTİ DİYORUZ”

En son Başbakan Binali Yıldırım başkanlık konusunda Sayın Bahçeli’ye teşekkür etti. İktidar cephesinde de MHP’ye ve Bahçeli’ye karşı büyük bir sempati var. Bu ‘yeni kapı ruhu’ mu sürüyor hala, yoksa başkanlık tavrınız AK Parti’yi okşuyor mu?

Cumhurbaşkanı ve Başbakan Sayın Bahçeli’ye teşekkürlerini 15 Temmuz sonrası gösterdiği milli tavır ve dik duruştan dolayı yapmıştır. Devlet Bahçeli’ye duyulan sevgi ve sempatinin sebeplerinden biri de “adı gibi Devlet”olmasındandır. Devlet Bahçeli’nin yolunun millet yolu olmasıdır. Çünkü Devlet Bahçeli “Önce ülkem ve milletim, sonra partim”diyen bir duruşun sembolüdür.

“BİZİM İSTEDİĞİMİZ NET…”

MHP tam olarak ne istiyor?

MHP toplumun rahatlayıp, Anayasal zeminde sorunun çözülmesini istiyor. Daha açık bir deyişle “kriz ve kaos” tehlikelerinin ortadan kalkmasını istiyor. MHP mevcut “defakto” durumun, Türkiye’yi; giderek büyüyen bir istikrarsızlık tehlikesine sürüklemesini istemiyor.

“MHP HER ŞEYİN FARKINDA, HİÇBİR ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÇANTADA KEKLİK DEĞİLDİR”

Peki, MHP tabanının şu son süreçte tavrı nedir, bunu izleyip, takip edebiliyor musunuz?

Her siyasi parti tabanını, seçmenini ve mensuplarını izlemek zorundadır. MHP’de sadece bu Anayasa ve Başkanlık meselesi değil, tüm politik gelişmelerle ilgili tabanına kulak verip onlardan gelen öneriler doğrultusunda karar verir. MHP her şeyin farkında, her konunun takibinde.



“AK PARTİ’NİN DEĞİL, SİSTEMİN ÖNÜNÜ AÇMAK İSTİYORUZ”

Mesela şu ilginç geliyor insanlara. Mecliste destekler, Referanduma evet ama başkanlığa hayır deriz. Peki, referandumdan çıkacak sonuç istediğiniz gibi olmazsa ne olacak? Sonuçta Sayın Cumhurbaşkanın hiçbir sandıktan kaybederek çıktığı görülmedi.

Kimse MHP’nin “mecliste destekleriz” diye bir beyanı olduğunu söyleyemez. MHP sadece diyor ki; “AKP önerisini hele bir Meclis’e getirsin. Konu hem Meclis’te hem kamuoyunda enine boyuna tartışılsın’. Bu duruşu nasıl oluyor da “MHP AKP’ye gözü kapalı destek oluyor” diye yorumluyorsunuz. Kaldı ki “Hiçbir anayasa değişikliği çantada keklik değildir” diyerek çizgisini net bir duruşla gösteren MHP’yi bir türlü anlamıyorsunuz. AKP’nin değil sistemin önünü açmak için devreye giren MHP diyor ki;  AKP’nin Anayasa değişikliğini gerçekleştirip, gerekli çoğunluğu bulabilecek, en azından referanduma gidilmesi için meclisi ikna edecek bir teklifle gelmesi gerekmektedir. Hepsi bu.

“DÜNYADAKİ SİSTEMLERİ İNCELEDİK KONUYA HAKİM BİR ŞEKİLDE BEKLİYORUZ”

İktidarın istediği başkanlık sistemine hâkim misiniz, nasıl bir sistem istiyorlar tam olarak, bu konuda MHP aydınlatıldı mı?

Elbette ki şu ana kadar İktidar çevresinden her hangi bir görüş veya öneri daha gelmemiştir. Ancak MHP iç ve dış politika konularında her zaman donanımlı ve hazırdır. O nedenle MHP bu konuda da Dünyada ki yönetim sistemleriyle ilgili gerekli ve yeterli ARGE çalışmalarını tamamlamış, konuya hâkim bir şekilde beklemektedir.

“ ANLATTIĞIMIZI ANLAMAYANLARA KARA TAHTA BİLE AZ”

Son günlerdeki tavrı nedeniyle Devlet Bahçeli’ye yönelik “sarayın Bahçelisi, ya da hükümetin bahçelisi” eleştirileri yapılıyor. Hem CHP hem de iktidar karşıtı bazı kesimlerce. Bu ifadeler sizi kızdırıyor mu?

Tek kelimeyle seviyesiz ve siyasi nezaketten uzak buluyoruz. Ne diyelim anlattığımızı anlayanlara davul zurna saz, Anlattığımızı anlamayanlara kara tahta bile az diyoruz.



“MHP, AK PARTİ İLE FLÖRT EDİYOR DEMEK MİLLETE HAKARETTİR”

Mesela iktidar ve MHP arasında bir flört durumu söz konusu diye bakan çevreler var… Buna bakışınız ne?

Hiç kimseyle, hiçbir flört söz konusu değildir. MHP milli meselelerde her zaman seçilmiş hükümeti uyarmış, yüreklendirmiş ve desteklemiştir. Devletin ve milletin yanında olmuştur. Buna flört demek millete hakaret etmektir.

“CHP BİZE MUHALEFET EDİYOR”

Normal şartlarda ve normal ülkelerde muhalefet iktidarla ilgilenir ama şu sıralar bizim ülkemizde muhalefet muhalefete muhalefet derdinde. Bu neden kaynaklanıyor?

İşte CHP’nin sorunu da bu, biz CHP’ye; “ana muhalefet görevini yerine getir” diyoruz, o dönüp bize ve bizim söylediklerimize muhalefet ediyor. Bu yaklaşımın adı sizce ana muhalefet midir? Yoksa sizin de dediğiniz gibi muhalefete muhalefet midir?

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun AK Parti’nin MHP ile gizlice “tek adam yönetimi” kurmaya çalıştığı iddiasını da sormak istiyorum…

Biz böyle bir iddia duymadık. Eğer böyle bir söylem varsa da külliyen iftiradır. Kaldı ki kimsenin kaos, buhran ve çözümsüzlük ateşine odun taşıma lüksü yoktur.

“HDP BİZİM İÇİN YOK HÜKMÜNDE”

Mesela HDP Eş genel başkanı Selahattin Demirtaş da AK Parti ve MHP’nin ele ele vererek ülkeyi diktatörlüğe sürüklemekle suçluyor. Hem CHP hem HDP’NİN bu eleştirilerini nereye koyuyorsunuz?

HDP, MHP’nin muhatabı değildir. Aksine HDP, MHP için tek kelimeyle yok hükmündedir.

“HDP ÇİZGİSİNDEN ÇIKARLARSA GÖRÜŞÜRÜZ”

Bahçeli bu konuda CHP ile görüşmeyi düşünmez mi?

MHP’nin CHP ile görüşebilmesi için CHP’nin öncelikli ve acil olarak HDP çizgisinden çıkarak siyasi gelişmeleri iyi idrak etmesi gerekir. CHP bulanık ve sığ sularda balık avlamayı bırakmalıdır. Ayrıca CHP’nin bugünkü tutum ve davranışı Başkanlığın önüne geçmek değil, mevcut fiili durumun devamını istemek gibi bir duruş sergilemektedir.

Başkanlık konusunda MHP’nin kırmızı çizgileri neler?

MHP’nin Başkanlık konusundan ziyade, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü ve bekası konusunda kırmızı çizgileri vardır. Şimdi ben size bu konuda “kırmızı çizgimiz”vardır desem, siz bana dönüp bu defada “beyaz çizgileriniz”neler diye sorabilirsiniz.

“CUMHURİYET TARİHİNİN EN CİDDİ REJİM BUNALIMI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

AKP ile MHP arasında ocak ayına kadar bir görüşme maratonu yaşanacak gibi. MHP’nin oynadığı kilit rol konusunda ne diyeceksiniz?

Ülkemiz Cumhuriyet tarihinin en ciddi rejim bunalımıile karşı karşıyadır. TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Hükümet ve Yargı kurumlarının görev alanları konusunda müthiş bir karmaşa yaşanmaktadır. İşte MHP’nin oynadığı rolün önemi bu noktada ortaya çıkmaktadır. MHP; “Delik deşik edilmiş bir anayasa ile çözüme ulaşılamıyorsa, mevcut siyasi tıkanıklığın giderilmesi ve Cumhurbaşkanlığı makamı ve diğer kurumların çözüme sevk edilmesi için zorlayıcı ve demokratik bir siyasi dalga yaratılmalı” görüşündedir.

“MHP BU KONULARI ASLA PAZARLIK MESELESİ YAPMAZ.”

Semih Yalçın MHP’nin buradaki işlevinin rejimin işlerlik kazanması adına nefes açıcı siyasi aktör olmalıdır dedi. Aktörlüğü biraz açar mısınız?

Semih Yalçın hoca diyor ki, Cumhurbaşkanı Anayasaya uymuyor, yani defakto bir durum oluşturuyor. Onun içinde“MHP yol gösterici oluyor” diyor. “Bu mesele Türkiye’nin mukadderatıyla ilgilidir” diyor. Bunun yolu da “Parlamentoyu çalıştırmaktan geçer” diyor. Şunu herkes bilsin ki, hiçbir güç meclisin veya doğrudan milletin izhar ettiği iradeye direnemez. Onun için MHP bu konuları asla pazarlık meselesi yapmaz.



“MEDYA MHP’YE KARŞI ÖN YARGILI, PEŞİN HÜKÜMLÜ, BAŞTAN REDDİYECİ GAZETECİLERLE DOLDU”

MHP lideri “Millete gitmekten korkmayız. Bunda da mahsur görmeyiz” dedi. Bazı gazeteci ve yazarlar da Bahçeli’ye bu konuda çok ağır yazılar yazıp yorumlar yaptılar. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

25 yıllık Gazeteci- Yazar kimliğine sahip bir meslektaşınız olarak bu yaklaşımları sadece ve sadece “iftira ve ithamlara” dayalı “sakat ve ayıplı” yaklaşımlar olarak değerlendiriyorum. Bu günkü medya da, ne yazık ki MHP’ye karşı ön yargılı, peşin hükümlü, baştan reddiyeci gazeteci, yazar ve yorumcu medya mensupları ile dolup taşmıştır. MHP’nin ülkesi ve milleti yararına getirdiği “çözüm odaklı” tüm önerilere ayak direyip, “çözümsüzlük değirmenine” su taşıyan kerameti kendinden menkul bu kişilerin Genel Başkanımız ve MHP aleyhine yürüttüğü karalama kampanyaları sadece Türkiye’nin gerçeklerini kavramaktan uzak sığ ve sapkın bir bakıştır.
Sayın Devlet Bahçeli yeni darbelere davetiye çıkaracak yeni krizleri tetikleyen politik atmosferleri ortadan kaldırırken, onu anlamadan dinlemeden yorum yapmak sadece ve sadece MHP düşmanlığıdır. Ama kim ne derse desin “güneş asla balçıkla sıvanmaz”. Onun içinde MHP liderini asılsız ve temelsiz karalamalarla zora düşürmeye çalışmak, sadece MHP ve onun lideri Devlet Bahçelinin haklılığına takoz olmaktır