Akşener’den Bahçeli’nin o çıkışına yanıt geldi! ‘Asla izin vermeyeceğiz’ diyerek meydan okudu…

İYİ Parti lideri Meral Akşener, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin AYM Başkanı Zühtü Arslan'a sert sözlerle yüklenmesinin ardından "Şunu da herkes bilsin ki AYM üyelerimiz sahipsiz değildir" mesajıyla dikkat çekti. Anayasa değişikliği önerisine de değinen Akşener "Daha anayasanın hükümlerini yok sayarken neyi, nasıl değiştireceksiniz?" sözleriyle tepkisini dile getirdi.

Meral Akşener partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmeler yapmak üzere kürsüye çıktı.

Akşener konuşmasının önemli bir bölümünü AYM-Yargıtay gerginliğine ayırdı. İYİ Parti lideri, Diyanet İşleri Başkanlığı'na ise "3 Mart 1924 tarihinde Atatürk'ümüz tarafından kuruldu ama buna rağmen bu önemli kurumumuz 10 Kasım'daki cuma hutbesinde Ata'mıza bir Fatiha'yı bile çok gördü, yazıklar olsun!" sözleriyle tepki gösterdi.

"GÜN KKTC'NİN TÜRKLÜĞÜNE SAHİP ÇIKMA VAKTİ"

Meral Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:

Bugün bölgemizde yaşanan gelişmeleri dikkate aldığımızda KKTC'nin nasıl stratejik bir öneme sahip olduğunu bir kez daha görüyoruz. Türk dünyası olarak bugün KKTC'nin Türklüğüne sahip çıkma vaktidir.

DİYANET'E TEPKİ: ATA'MIZA BİR FATİHA'YI BİLE ÇOK GÖRDÜ

Geçtiğimiz hafta ayrık otları, istikbal zararlıları, ahlak yoksulları da vardı. Ata'mızın vizyonuna, Cumhuriyet'in değerlerine düşmanlıktan beslenen kirli zihniyetler de vardı. Diyanet İşleri Başkanlığı 3 Mart 1924 tarihinde Atatürk'ümüz tarafından kuruldu ama buna rağmen bu önemli kurumumuz 10 Kasım'daki cuma hutbesinde Ata'mıza bir Fatiha'yı bile çok gördü, yazıklar olsun! Halbuki İslam kültüründe vefa vardır. Diyanet'e rağmen hutbelerinde Atatürk'ümüzü anan hocalarımız da oldu, Allah hepsinden razı olsun.

Önce bu sistem elimi, kolumu bağlıyor dendi, sistem değiştirildi. Kuvvetler ayrılığı yerle bir edildi. TBMM'nin vasıfları teker teker çökertildi. Geldiğimiz noktada bugün iktidarın gözü yine hukuka dikildi. Sayın Erdoğan uzun süredir hukuktan şikayetçi. Yargıtay 3. Dairesi tıpkı sayın Erdoğan gibi 'AYM'nin kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum' dedi. Hızını alamayıp TBMM'ye de sopa gösterdi. Bu hukuksuzluk karşısında iktidar tarafından yapılan ilk yorum ise kararın milliliği üzerine oldu.

İKTİDARA SESLENDİ: ÖNCE MEVCUT ANAYASAYA UYUN

Belli ki bazı saray sakinleri ilhamını Carl Schmitt'ten almış. Günümüzdeki öğrencileri, hukuk dişi bir fiili duruma çözüm üretmek yerine anayasa değişikliği arayışına girdiler. Fiili durumu yasallaştırmanın peşine düştüler yani. Böyle bir zihniyet Türk devlet yönetim geleneğine aykırıdır. Bu düpedüz bir siyasi fırsatçılıktır. Böylesine vahim krizden siyasi rant devşirmeye çalışmak en hafif tabiriyle ayıptır. İktidara sesleniyorum: Anayasa değişikliğini konuşmadan önce mevcut anayasaya uymanız gerekiyor. Daha anayasanın hükümlerini yok sayarken neyi, nasıl değiştireceksiniz?

Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin oluşturduğu hukuk dışı fiili durum bir anayasal devlet krizine neden olmuştur. Halbuki AYM kararları kesindir; yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlar. Herkes uymak zorundadır.

Çıkıp AYM kapatılmalıdır demedik. AYM üyelerinin hedef gösterilmesini hiçbir koşulda kabul etmeyiz. Gazi Meclisimizin kurumsal yapısının aynı Yargıtay dairesi tarafından hedef alınmasına göz yummayız. İYİ Parti olarak ilk günden beri bu anayasal devlet krizinin çözülmesi için çalışıyoruz. Krize sebep olanlar hakkında suç duyurusunda bulunduk. Sayın Erdoğan'a 'cumhurbaşkanı' unvanının gerekliliklerini hatırlattık. Maalesef bizi pek dinlemiş görünmüyor. Ancak biz her şeye rağmen hukuk devletini ayakta tutmanın gerekliliğini savunuyoruz.

"ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ! ŞUNU DA HERKES BİLSİN"

Sarayda gezen Carl Schmitt hayaletlerinin karşısında her daim dimdik duracağız. Ürettikleri ne idüğü belirsiz propaganda kavramları üzerinden TC Anayasası'nı bir kutuplaşma aracına indirgemeye çalışanların adaleti saraya kapı kulu yapmasına asla izin vermeyeceğiz. Şunu da herkes bilsin ki AYM üyelerimiz sahipsiz değildir.

Faizleri yükseltip para politikasını biraz normalleştirmek hızlı faiz artışları dar ve orta gelirli vatandaşlarımızı ezmekten başka işe yaramadı. Yazın başlayan zam furyası devam ediyor. Seçimlerden bu yana geçen 5 aylık enflasyon yüzde 30 oldu.

2024 yerel seçimlerine girerken 81 ilde milletimize liyakatli adaylarımızla 'iyi belediyecilik' vizyonumuzu da sunuyoruz. İlk hedefimiz demokrasi ve yönetişim kentleri inşa etmek olacak.

Sığınmacılara kira ve mülk satışına izin vermeyecek, kayıt dışı istihdamın önüne geçeceğiz. Yabancı göçe karşı milletimizle, STK'larımızla ve ilgili diğer kurumlarla eş güdümlü çalışacağız. Yönettiğimiz belediyelerde yabancı göç masaları kuracağız.