Adnan Oktar rezaleti!

Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, sorgusunu bitirdiği Adnan Oktar dahil 135 kişiyi tutukladı.

Savcılığın tutuklamaya sevk yazısında Adnan Oktar'ın birçok kadını dövdüğü, cinsel organlarına peçete soktuğu anlatılarak, "Oktar'ın mehdiliğine inandırılan kadınların, öncelikle örgütte yeni eleman kazandırılmasın da görevli erkek şahıslarla grup veya ayrı yarı cinsel ilişkiye zorlandıkları , çocuk yaştaki kızların dahi zorlandığı hatta cinselliği artırıcı ilaçların katıldığı içeceklerin kullanıldığı partilerin düzenlendiği ifade edildi. Bir çok kadına da eziyetler uygulanıp sapkın arzusunu kabul eden birer köle haline getirildikleri ilişki görüntülerinin şantaj amaçlı kullanıldığı belirtildi.

SÖZDE İMAM NİKAHI İLE EVLENDİRİLEREK ZORLA İLİŞKİYE GİRDİ

Sevk yazısında ifadelerine yer verilen mağdurlardan E.A. ifadesinde Adnan Oktar ile sözde bir imam nikahı ile evlendirildiğini, zorla ilişkiye girdiğinini anlattı. Oktar'ın 'Adnan Hoca'nın kedicikleri' söyleminin de yine örgütün suç faaliyetlerini gizlemek amacıyla kullanıldığı belirtildi.

BÜTÜN KADINLAR EŞİ KONUMUNDA

Örgüt içerisine bulunan, "İmam Bacılar", "Bacılar" ve "Kız Kardeşler" isminde gruplar olduğu ve bu gruplardaki tüm kadınların Adnan Oktar'ın eşi konumunda olduğu anlatıldı. Oktar'ın örgüt içerisinde her şeye karar verdiği anlatılan sevk yazısında, örgütün üst seviyelerinde bulunan üyelerinin bile Adnan Oktar karşısında itaatkar şekilde durdukları belirtildi.

BÜTÜN SUÇLARDAN SORUMLU

Sevk yazısında Adnan Oktar'ın örgütün kurucusu ve lideri olduğu bu sebeple örgüt içerisinde gerçekleştirilen tüm cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, şantaj ve suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama suçlarından, ayrıca küçük yaştaki mağdurlar S.M ve G.Ç'ye yönelik cinsel istismar eylemleri, müştekiler H.U ve E.A'ya yönelik cinsel saldırı ile 22 kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı eylemlerine de bizzat iştirak ettiği, bu şekilde atılı suçları işlediği belirtildi

ÖRGÜTTEN AYRILANLARA KARŞI MONTAJ YAPILARAK İNTERNETE YAYDILAR

Örgütte Adnan Oktar'dan sonra en iki numaralı yönetici olan "Dido" kod adlı Ulviye Didem Ürer ile ilgili olarak Adnan Oktar'ın A9 kanalında yayınlanan programında ön planda olduğu, örgütü meşru göstermeye çalıştığı belirtildi. Örgütün tüm hesap bilgilerinin Adnan Oktar ile birlikte Ürer'de de olduğu anlatılan sevk yazısında, "Adnan Oktar'ın talimatıyla örgütten ayrılanlara karşı montaj yapılmış resimlerin karalama ve iftira amacıyla hazırlanıp internette yayınlanmasını sağlama noktasındaki faaliyetleri, denetimleri yürüttüğü" ifadeleri kullanıldı. Ürer'in sosyal medya üzerinden özellikle genç ve fiziki görünümleri iyi erkekler ile flört ederek örgüte kazandırmaya çalıştığı da sevk yazısında belirtildi. Örgüte yeni eleman temini faaliyetlerinden sorumlu düzeyde örgüt yöneticisi olduğu belirtildi.

ESKORT KIZLARDAN SORUMLU

Sevk yazısında Alev Babuna'nın ise yurt içi ve yurt dışından getirilen ekort kızların bulunmasını, getirilmesini, ücretlerinin ödenmesini organize eden, kızların Adnan Oktar'a karşı nasıl davranmaları gerektiğini kontrol eden, tüm hesap hareketlerini günlük olarak Adnan Oktar'a ilettiği anlatıldı. Babuna'nın Örgüt imamları gibi insanları yöneten ancak örgüt imamlarından farklı olarak insiyatif kullanma hakkı olan örgüt yöneticilerinden olduğu belirtildi.

ÖRGÜTE NÜFUZ SAĞLAYICI BAĞLANTILAR KURMAKLA GÖREVLİ

Ayşegül Hüma Babuna üst düzey emniyet ve yargı birimleri, siyasi partilerin ileri gelenleri ili örgüte nüfuz sağlayıcı bağlantılar kurmakla görevli örgüt yöneticisi ve imam bacılar grubundan olduğu öne sürüldü. Şüphelinin ayrıca rüşvet ve üniversite hocalarından bilirkişi raporları temini konularını da organize ettiği iddia edildi.

OKTAR BABUNA; İMAM KARDEŞLER GRUBUNUN BAŞI

Şüpheli Ahmet Oktar Babuna'nın İmam Kardeşler Grubu'nun başı olduğu belirtilerek, "Diğer örgüt üyelerine görev dağılımı yapan ve bu konuları takip eden konumda olduğu, örgüt içi anlaşmazlıklarda şüphelinin şikayet merci olarak örgüt lideri Adnan Oktar'a doğrudan bağlı şekilde faaliyet yürüttüğü, İsrail başta olmak üzere örgütün yurtdışı irtibatlarını sağladığı, A9 isimli örgüte ait televizyon kanalında örgüt liderinin örgütü masum ve meşru gösterme amacıyla yaptığı programlara katıldığı" ifade edildi. (Milliyet)