Televizyon
26 Ara 2012 09:45 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:33

AKSİYON DERGİSİ'NDEN AYŞENUR ARSLAN'A İTİRAZ!

Aksiyon Dergisi'nden Akif Beki ile Ayşenur Arslan'ın sunduğu Medya Mahallesi'ne 'cımbızlama' suçlaması

CNN Türk ekranında yayınlanan Akif Beki ile Ayşenur Arslan’ın sunduğu Medya Mahallesi’nde Aksiyon Dergisi'ndeki bir habere dikkat çekilmişti.

Aksiyon Dergisi'nin son sayısında İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile yapılan röportajdan söz eden ikili, Şahin’in sözleri ve habere çıkarılan başlık ilişkisini değerlendirmişti. O yorumlara Aksiyon Dergisi Yazı İşleri Müdürü Necati Kola'dan itiraz geldi. Programdaki sözlerin cımbızlanarak aktarıldığını belirten Kola, programdaki açıklamaların içyüzünü anlatan bir bildiri yayınladı.

İşte Kola'nın açıklaması:

Sayın meslektaşımız,

25 Aralık 2012 tarihli Medya Mahallesi (CNNTÜRK) programında maalesef aşina olduğumuz bir cımbız operasyonuna maruz kaldık. Sayın Ayşenur Aslan dergimizdeki İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin röportajından ustaca bir kadrajla bir bölüm okudu. O bölüm, ‘Özal dışarıdan müdahaleyle öldürüldü’ dosya başlığımızı yalanlayabilmek üzere seçilmişti. İçişleri Bakanı Şahin'in şu cümleleri okunsaydı başta meslektaşımız Akif Beki olmak üzere bütün dinleyicilerin yorumu herhâlde farklı olacaktı. "Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın vefatındaki sis perdesi hâlen korunmaktadır." Ve "Bundan sonrasını Adli Tıp Kurumu veya tıpta otorite diğer kurumlar açıklayacaktır. Yahut açıklayamayacak, konunun üzerine yeniden başka boyutlarıyla gidilmeye devam edilecektir."

İlgili bölümü aynen alıntılayarak yorumu kamuoyuna bırakıyoruz. İşaretli alan Aslan'ın cımbızladığı bölüm:

-Rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili tartışmalar sürüyor. Adli Tıp raporu savcılıkta. İçişleri Bakanlığı’nın bu konuda yaptığı çalışmada ulaştığı sonuçlar nelerdir?

Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın vefatındaki sis perdesi hâlen korunmaktadır. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, ölümün gizli bir senaryonun hayata geçirilmesiyle, dışarıdan bir müdahaleyle olabileceği sonucuna varmıştır. O çalışmada da bakanlığımız müfettişleri görev almışlardır ve kabrin açılmasını özellikle önermişlerdir. Müfettişlerimiz, tüm araştırma-soruşturma yapan elemanlar gibi maddi bulgularla, onların arasında var olan kopuk alanları, yani elde edemedikleri, erişemedikleri birtakım bilgileri, belgeleri, tecrübeye dayalı sezgilerle kıymetlendirerek bir sonuç oluşturma yeteneğine sahiptirler. Nitekim kabrin açılması konusunda da öneride bulunmuşlardır.

-Adli Tıp Kurumu’nun raporu sizi tatmin etti mi?

‘Zehir var ama zehirlenme yok’ şeklinde ilk anda mantığı zorlayan değerlendirme var ama bu nihayet tıbbi bir konudur, yani tıp ilminin açıklayacağı bir husustur. Biz kendimiz temel mantık kurallarıyla bazen her şeyi tam değerlendiremeyebiliriz. Yani zehir var, zehirlenme yok; çok tatminkâr gelmiyor. Ama gene biliyoruz ki sağlıklı her insanın vücudunda her zaman belli bir düzeyde zehir var. Şimdi bunu bilmeden o rapor ilk anda yadırganan bir rapor oldu. Bundan sonrasını Adli Tıp Kurumu veya tıpta otorite diğer kurumlar açıklayacaktır. Yahut açıklayamayacak, konunun üzerine yeniden başka boyutlarıyla gidilmeye devam edilecektir.