Medya
12 Şub 2013 11:55 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:01

AHMET KEKEÇ BASIN KONSEYİ'NE ÇAKTI; "O PASTAYI NASIL KESEBİLDİNİZ?"

Star yazarı Ahmet Kekeç, Basın Konseyi'nin 25. Yıl kutlama yemeğinde biraraya gelen isimlere çaktı!

Pastayı kestiniz de...

Pastayı kestiniz, servis ettiniz, güzelce mideye indirdiniz, afiyet olsun da, Nevzat Ayaz’la Haluk Şahin’i, Orhan Birgit’le Hüsamettin Cindoruk’u, Altan Öymen’le Barış Penlivan’ı nasıl bir araya getirebildiniz?

Cindoruk sağcı değil miydi?
Demokrat Parti’nin mirası üzerinde “mış gibi” yapıp durmuyor muydu?
Nasıl oluyor da, Demokrat Parti’yle ve onun taşıdığı ideolojiyle niza halinde bulunan solcu Orhan Birgit’le yan yana gelebiliyor, aynı pastaya çatal sallayabiliyor?

O Orhan Birgit ki, Hüsamettin Bey’gillerin avukatlığına soyunduğu Demokrat Partililere yönelik bel altı muhalefetin en mümtaz üyelerinden biriydi... “Yaptıklarının” hatırası hâlâ tazedir...

Haluk Şahin’e ne demeli peki?
İletişim, iktidar, editoryal bağımsızlık, medya etiği, tarafsızlık, bağımsızlık gibi lafları biz ondan öğrenmedik mi?
Bu kavramların hiçbiriyle kesişmemiş Nevzat Ayaz’la Haluk Şahin’imizi, hangi “ülkü birliği” bir araya getirebiliyor?
Efendim?
Nevzat Ayaz “okur temsilcisi” sıfatıyla mı oradaydı?
Ne yani, devlette valilik ve polislik yapmış, başka da bir sivil faaliyeti görülmemiş emekli bir bürokratı, sırf Basın Konseyi istedi diye “okur temsilcisi” mi sayacağız?

Hangi okurun görüşünü aldılar da, böyle bir tasarrufta bulundular?
Hadi Altan Öymen’i anlıyoruz... Devletin yapıp ettiklerine karşı kırılgandır; icabında 27 Mayıs’çıların da, 12 Mart’çıların da, 12 Eylül’cülerin de masuniyetini savunur; darbecilerin gadrine uğramış olsa da, açık kanallardan şekvacı olmamayı tercih eder...

Barış Pehlivan’ın ne işi vardı pasta kesme seremonisinde?

Ahmet Kekeç'in yazısın tamamı için tıklayın