"25 BİN TİRAJIN ALTINDA KALIRSAK KENDİMİZİ BAŞARISIZ GÖRECEĞİZ"

Önümüzdeki hafta yayın hayatına başlayacak soL Gazete'nin yayın yönetmeni Kemal Okuyan, bağımsızlıkçı ve laik duyarlılıkları olan insanlara ırkçılık ve lümpenlik bulaştığını, soL'da bununla mücadele edeceklerini anlattı. Okuyan, "25 bin tirajın altında kalırsak başarısızız demektir" diyor

"Patron medyasıyla mücadele edecek bir gazete için kolları sıvıyoruz. soL, medyayı AKP’nin ve sermayenin oyuncağı haline getirenlerden hesap soracak, medyanın yalanlarıyla dişe diş bir kavga verecek. Ve elbette soL'da ana akım medyada bir kural haline gelmeye başlamış olan skandallara yer olmayacak. Cinayet haberlerini gülünçleştiren, katliamları okuruna bir futbol maçını anlatır gibi yansıtan, kadın bedenini, çocuk sevimliliğini, ceset korkunçluğunu malzeme yapan tarz soL'da (doğaldır ki!) kendine yer bulamayacak." Yukarıdaki ifadeler 1 Ekim günü yayın hayatına başlayacak sol Gazete'nin tanıtımından.

Biz de 'gazete cesur olmalı, sert muhalefet yapmalı' diyen soL'un Genel Yayın Yönetmeni Kemal Okuyan ile İstanbul Kadıköy'de buluşup gazeteye dair merak edilenleri sorduk

Sol adıyla bir günlük gazete yayımlama fikri nasıl oluştu? Sol gazete hangi ihtiyaçlara binaen çıkıyor?
Kimi para kazanmak için, kimi baskı grubu olmak için, kimi kendini tatmin etmek için günlük bir gazete çıkarır.  Bizim çıkış amacımız siyasi. Türkiye gibi bir yerde günlük sol gazete çok yaygın olmadı. Bununla ilgili önemli deneyler gerçekleşti. 60-70’lere bakın önemli solda duran gazeteciler var. Ama bir sol gazete yok. O gün durum neyse bugün de durum aynı. Toplumda çok ciddi bir kıpırdanma ve arayış var. AKP köşeye sıkışarak inisiyatifi yitirmeye başladı. Bakın son dönemde AKP projesi olarak gündeme gelen projelere, eğitim, kürtaj vb. meselelerde tamamen tökezlediğini görürsünüz.

Kürt sorununda, Suriye sorununda duvara tosladılar. Yeni Anayasa bu yıl bitecek dediler. A’sı ortalıkta yok. Bu yaşananlar habere de yansımalı. Haberciliğin gerçekle temas kurması gerekiyor.

Tespitlerinizden yola çıkarsak, sol cenahta yer alan gazeteler bugüne kadar neyi eksik yapıyordu?
Hepsini saymaya gerek yok. Ama kendime en yakın gördüğüm bir gazete var. Şimdi bu söyleşiyi yaptığım gazete. Çok geniş kesimlere ulaşma fırsatı yakalayamadı. Bu hepimizin ayıbı. Ama bir de bizce şöyle bir yanı var. Gazete topluma ulaşıp haber verirken aynı zamanda toplumu şekillendiriyor. Ergenekon, Balyoz, Arap Baharı gibi kritik konularda daha keskin ve net bir tavır alacağız.

'KÜRT OKURLAR İÇİN ÖZEL ÇABA'

Günlük soL’un misyonu ne olacak?
Bir kere biz hiç gizlemedik. Bu gazete bir partinin kararıyla çıkıyor. Ama bu gazete asla bir parti gazetesi olmayacak. Şimdi bana da soruluyor. Genel Yayın Yönetmeni, TKP’nin önde gelen yöneticilerinden olan bir gazete nasıl parti gazetesi olmayacak. Ben de şuna dikkat çekiyorum. Her şeyi gizli saklı yapıp oraya gazeteci koyup sonra onu yönlendirseydik, daha mı iyi olacaktı? TKP ile gazete arasında elbette bir irade ortaklığı olacak.  Ama gazeteye partinin güncel gölgesi düşmeyecek. Bizim bir misyonumuz varsa, o da halka umut vermek. Gazete umudu haber üzerinden yapmak zorunda. Türkiye’de muhalefet parçalanırken Kürt coğrafyasına, Kürt okurlarına da ulaşmak için özel çaba göstereceğiz. Hatta buna dair özel önlemimiz olacak.

'LİBERALİZME SOL'DA YER YOK'

Nasıl bir muhalefet olacak soL’da?
AKP karşıtlığı olan bağımsızlıkçı, laik duyarlılıkları olan insanlara ırkçılık ve lümpenlik bulaştı. Bununla mücadele etmek gerekiyor. Bizim ilk sloganımız, ‘halka yalan söylemek suçtur’ şimdi ikinci sloganımızı gazeteye asıyoruz: ‘Gericilik, ırkçılık ve liberalizm giremez. Şiddetle de mücadele edeceğiz. AKP karşıtlığı giderek beyaz Türk refleksine dönüşmekte. Bu bir gazetenin lümpen karakteriyle gerçekleşiyor.

İLK HEDEF 'HAYIR' CEPHESİ

‘Herkese ulaşmak hedefimiz değil’ diye bir açıklamanız olmuştu. Günlük soL kimin gazetesi olacak? Kime seslenecek?
Bugün günlük gazetelere bakıldığında birkaç yüz bini aşamayan tirajlarla karşı karşıyayız. Geniş anlamıyla bizim sol cenahta diyebileceğimiz gazeteler 10 binin altından başlayıp ancak 50 binlere uzanabiliyor.

soL adıyla bir gazeteyi satabilir miyiz diye kıyaslayabileceğimiz gazete tirajlarından bahsetmek pek mümkün değil. Ama Türkiye’de soL adından bir gazeteyi alacak 50 bin insan bulamayacaksak biz bu işleri bırakalım.

Bir gazete az okunsun diye çıkmaz. Mümkün olduğunca geniş kesimlere seslenmek ister, gazete. Ama önceliğimiz var: Bu düzenden hoşnutsuz insanlar. Referandum sonrası ortaya çıkan bir kitle var. Buna tabii ki MHP dahil değildir. AKPliler de şimdi bizi okumayacak. AKP kurmayları solu anlamak için okur. O ayrı. Mesela gazetede ‘ateistin günlüğü yoksa Ramazan günlüğü de olmayacak’ Namaz saatleri de olmayacak. Borsayı takip etmek isteyen varsa onu da soL’dan takip etmesin.

'EN AZ 25 BİN OLMALI'

soL’un tiraj hedefi nedir?
Bizim hedefimiz gazeteyi 50 bin seviyesine taşımak. İlk dönemde bu tiraja ulaşmak mümkün mü? Biraz zor görünüyor. Ama bir de bunun alt eşiği var. Altına düşersek kendimizi başarısız sayacağımız bir tiraj. O da 25 bin. 25 binin altına düşersek başarısız diyeceğiz. Bunun altına elbette düşebiliriz. Haftalık yayınlarda bile 15 bine ulaştığımız dönemler oldu. Şimdi günlük bir gazetede o seviyede olursak başarılı olamamışız demektir.

'OKUR DAYANIŞMASI'

Dağıtım ve basım için bir kaynak gerekli. Sert muhalefet yapan bir gazete reklamdan yararlanamayacağına göre…
Bizim kaynağımız kendi okurlarımız olacak. Çalışanlarımızı mağdur etmeyecek ücretlerle çalışacağız. Ama en önemlisi dayanışma gönüllülerimiz. Birçok yerde muhabirlerimiz gönüllü olarak katkı sunacak. Bir de en kötü senaryo da olabilir. Bunu düşünmek istemiyoruz. Ama en kötü senaryo için de planlarımız var. 3-5 ay içinde havlu atacak değiliz.

'İLHAN CİHANER'İN ANLATACAKLARI VAR'

soL’un yazar kadrosu arasında kimler olacak? Sayabilir misiniz?
Elbette birçok ismi şimdilik sayabilirim. Başka gazetelerle anlaşması olmayan yazarlar bizde yazacak. Ekonomide Korkut Boratov, İzzet Önder var. İki milletvekilimiz var: Oğuz Oyan ve İlhan Cihaner. Gazetecilik camiasından Erbil Tuşalp var. Hukukçu kurmaylardan Ömer Faruk Eminağaoğlu, sanat dünyasından Pınar Aydınlar, Nihat Behram yazacak. İlginç şeyler yazacaklar. TKP geleneğinden olan Metin Çulhaoğlu ve Aydemir Güler yazacak.

Mesela İlhan Cihaner gazeteci değil. Bence ama yazacak çok şeyi var. Kimliği sorulacak olursa bizce sosyalist bir isim. Özellikle, bu isimlerin Kürt düşmanlığına karşı hassas olmaları önemli. Yazarlarımızın gazete mutfağıyla ilişki halinde olmasını önemseyeceğiz. Yazarlarımızın haber ve gündemle ilgili yazmasını isteyeceğiz. Tek sınırımız gericilik, liberalizm ve ırkçılık olacak.

GAZETECİLİK DEVRİMCİLİKTİR

Gazetenin mutfağında profesyonel isimler var mı?
Gazetenin mutfağında elbette profesyonel isimler olacaktır. Gazetecilik mesleğine saygısızlık etmek istemem. Gazetecilik denilen şeyin Türkiye’de öyküsü ilginç. Birçok insan gazetecilik eğitimi dışından gelip bu mesleği yapıyor. Hukuk ya da tıp gibi eğitimini alıp yapmanız gerekmiyor. Bence devrimciyim diye herkes gazeteci olmak zorunda. Çünkü habercilik de devrimcilik de hayata müdahaledir.

Bir de soL Portal var.
soL Portal’dan elbette çok şey öğrendik. Ancak gazete ile portalı yapan kadro farkı. Farklı olmaya devam edecek. Haberler ve yazarlar da farklı olacak. Ancak çeşitli şekillerde birbirinden beslenebilir.

'ENDÜSTRİYEL SPORA SOL'DA YER YOK'

soL’un içeriği nasıl olacak?
soL 16 sayfa olacak. Bunun 8 sayfası renkli. Mesela spor haberleri vermeyeceğiz. Ama sporseverler için sporla kültürü iç içe alacağız. Spora biraz da sosyolojik olarak yaklaşacağız. Bunlar riskli şeyler. Ama popüler kültürden sıyrılmak adına buna mecburuz.Türkiye'de de sanmıyorumki fanatik taraftarlar spor haberleri için bir sol gazeteyi takip etsin

BirGün