Medya
29 Tem 2015 13:24 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:46

Türkiye yazarı Sabah'a çaktı: O manşetin kanalı da, kaynağı da PKK'dan tehlikeli!

Türkiye gazetesi yazarı Ahmet Sağırlı, Sabah gazetesinin 19 Haziran'da attığı "PYD IŞİD'den tehlikeli" manşetini eleştirdi.

Türkiye gazetesi yazarı Ahmet Sağırlı, Sabah gazetesinin 19 Haziran'da attığı "PYD IŞİD'den tehlikeli" manşetini eleştirerek, "Hani bir zamanlar bir manşet atmışlardı: PYD IŞİD'den tehlikeli. Böyle haberlerin kanal ve kaynakları da PKK'dan tehlikeli" dedi.

Sağırlı'nın Türkiye gazetesinde "Bu günler de geçecek" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Böyle günlerde ister istemez resmî koroya ayak uydurma zarureti oluyor.
Netameli günler, soru sormaya bile tahammül edemezler.
Acaba deme hakkınız da olmaz.
Orkestradan çıkan ses şu:
Biz çok iyi niyetle çok iyi şeyler düşünmüş ve yola koyulmuştuk ama, Kürtler -doğru şekliyle- onlar adına ortaya çıkanlar iyi niyetimizi suistimal ettiler.
Şımardılar.
Sözlerini tutmadılar.
Barış istemiyorlar.
Barışa niyetleri olsa masum ve silahsız insanları öldürmezler.
Uykudaki insanları öldürmezler.
Çarşıdaki sivil askeri öldürmezler. Artık tahammül gücümüz kalmadı. Devlet olarak her türlü tedbiri alarak terörün kökünü kazıyacağız.
Siyasi uzantılarını da hizaya sokacağız.
Şu kadarını söyleyebilirim. Bu işlere böyle bakamıyorum. Ama bu saatten sonra sıradan vatandaş olarak yapabileceğimiz bir şey yok. Dua ediyoruz, bu işlerin kısa sürede sulh ve sükuna kavuşturulmasını diliyoruz.
...
Ben terör örgütlerinin de imaj kaygılarının olduğunu, stratejik hesaplar yaptığını zannederdim. Mesela şöyle düşünürdüm.
Bütün dikkatler IŞİD üzerine yoğunlaşmışken, bir örgütün gidip iki polisi uykuda öldürmesi akıl alacak iş değil.
Demek ki örgüt böyle ince hesaplar yapamıyor. Sıradan vatandaş kadar yapamıyor. Yapamadığı için IŞİD'le mücadele bir anda PKK ile mücadeleye dönüşüyor.
90'lı yılları hatırlatacak tepkiler ortaya çıkıyor.
Bunların siyasi uzantılarını da meclisten atalım.
İnşallah zihniyet ve metot olarak eskiye gidip yine on yıllarımızı heba etmeyiz. 90'lı yıllarda yine benzeri şekilde müzakere, sulh sükun yolları aranırken, ateşkes ilan edilmişken Bingöl'de 33 er şehid edilmiş, bütün teşebbüsler bir anda akim kalmış, mücadeleye devam denilmişti.
Böyle kısa devreler yapılabiliyor. Kimin iradesiyle yapılıyor bilemiyorum. Ateşkes kararı veren bir örgüt, 33 eri neden katlediyor, bilemiyorum.
Bir örnek olay olarak araştıranlarınız oldu mu, onu da bilmiyorum.
93'ten 2013'e kadar bu işlerin uzaması kimin işine yaradı onu da bilmiyoruz.
Yine tıkanmış gözüküyor. Ama ben eninde sonunda bu işin çözüleceğine, müzakerelerin kaldığımız yerden devam edeceğine inanıyor, vesilesini de merak ediyorum.
Keşke bir taraftan mücadele devam ederken diğer taraftan düşmanlığı körükleyen uydurma ya da abartılı haberleri durdurabilseler.
Hani bir zamanlar bir manşet atmışlardı: PYD IŞİD'den tehlikeli. Böyle haberlerin kanal ve kaynakları da PKK'dan tehlikeli.