Röportaj
03 Kas 2016 17:52 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:38

Seksenler'in Rukiye'si Özlem Türkad'ın 24 kilo vermesinin sırrı ortaya çıktı!

Seksenler’de Rukiye karekterini canlandıran başarılı tiyatro oyuncusu Özlem Türkad, “Tüp Mide Ameliyatı oldum. Bugüne kadar 24 kilo verdim. Hasta değilim, aksine sağlığım çok yerinde...” dedi.

Seksenler’de başrollü paylaştığı Rasim Öztekin’in gazeteci eşi Esra Kazancıbaşı Öztekin’in hazırlayıp sunduğu Sağlığım İçin Herşey programına konuk olan Özlem Türkad, sağlığıyla ilgili bilinmeyenleri ilk kez açıkladı.

İki yıl önce tiroid kanseri tedavisi gördüğünü, bundan sonra hayata bakışını değiştirdiğini söyleyen Özlem Türkad, Esra Kazancıbaşı ile Sağlığım İçin Herşey’de sağlığıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İşte, röportajın ayrıntıları:

 “BEDENİM DİYET YAPMAKTAN YORULDU”
 . Seksenler izleyicileri, sevenlerin nasıl zayıfladığını, hasta olup olmadığını merak ediyor.
“Hasta değilim çok şükür gayet iyiyim. Bu, çok bilerek ve isteyerek yaptığım bir şey oldu. Fazla kilolarından kurtulmak için tüp mide ameliyatı oldum.”

. Peki, neden zayıflamak için ameliyat olmak istedin?
“Çocukluğumdan beri yaptığım onca diyetle hep zayıfladım ama sonrasında verdiğim kiloları fazlasıyla geri aldım. Artık bedenim bu durumdan çok yorulmuştu. İki sene önce tiroid ile ilgili bir problem yaşadım. Vücudumun dengesi iyice bozuldu ve daha zor kilo vermeye başladım. Hem kilolarımın kalıcı olmaya başlaması, hem de tüp mide ameliyatını kesin çözüm olarak görmem nedeniyle artık bunu yapmam gerektiğini düşündüm. Benim için zor bir karardı ama tüp mide ameliyatı oldum. Sezon bitimine denk getirdim ve 2 Haziran’da ameliyat oldum. Şu anda da kendi adıma gayet mutluyum.”

. Ameliyat sonucunda ne kadarlık kilo kaybı oldu?
“Bugüne kadar 24 kilo verdim. Tabii bu benim sürecim. Bu süreçte ‘Eğer ameliyattan bahsedersem özendirici olur muyum?’ diye korktum. Çünkü ‘hastalara yöntem, doktor ya da ilaç tavsiye edilmemeli’ diye düşünüyorum.”

“YÜRÜYEMİYOR VE AŞIRI HORLUYORDUM” 
. Kilo dolayısıyla ne tür zorluklar yaşadın?
“Bedensel olarak, belime ve dizlerime yüklenen onca kilodan dolayı hareketlerim zorlaşmıştı. Yol yürüyemiyordum, hemen bel ağrısı başlıyordu. Hatta bel ağrılarım 2-3 günümü evde geçirmeme neden oluyordu. Yaşam kalitem düşmüştü. Uyku düzenim çok kötüydü. Horlamam artık had safhaya ulaşmıştı. Bütün bu şikayetlerimden ameliyat sonrasında yavaş yavaş kurtuldum. Bir tek şu konuda suçluyum; spor yapmaya vakit bulamadım. Tatilden döndük, sonrasında hemen set başladı. Bütün bu koşuşturmalar içerisinde spor yapmaya vakit yaratamadım. Sporu da hayatıma eklediğim zaman artık nefes nefese kalmadan beş kilometre yürüyebilen, ertesi gün ‘Dizim ne olacak, belim ne olacak?’ diye düşünmeyen sağlıklı bir insan olacağımı umuyorum.”

SEKSENLER SETİNE BÖREK GÖTÜRMEYİ İHMAL ETMİYOR!
. Seksenler dizisinde hafif kilolu, güzel yemekler yapan, yemek yemeyi çok seven evin annesi Rukiye’yi oynuyorsun. Ameliyat olacağını söylediğinde dizinin yapımcısı Birol Güven’in yaklaşımı ne oldu?
“Herkes çok destek oldu; kimse olumsuz hiçbir şey söylemedi. Dizide giydiğim elbiseler bollaştı tabii. Bir de ben hiçbir zaman çok zayıf; 50’li kilolarda fit bir kadın olamayacağım için bu kilolar bile benim için yeterli. Yine yanakları tombul bir kadın olarak devam edeceğim hayatıma.
Şimdi 72 kiloyum. Bu da az bir kilo değil. Tartıda altılı rakamları görürsem benim için tamamdır diyeceğim.”

“ARTIK ŞIMARMADAN YİYİYORUM”
. Sete tüp mide ameliyatından önce de, sonra da hep simitler, börekler, keklerle gidiyormuşsun. Peki sen yemiyor musun?
“Yesem de çok az yiyebiliyorum. Benim için güzel tarafı biraz da o. Yani yoksunluk hissi yok bende; istediğim her şeyin tadına bakabiliyorum. Bu ameliyattan sonra protein almak çok önemli olduğu için onu kontrol ederek ve çok fazla şımarmadan yiyorum. Tatlı da istiyorsam yiyorum ama iki lokma. Eskiden oturup bir porsiyon yedikten sonra, ‘Acaba bir yarım daha mı yesem’ diye düşünen Özlem artık tarihe karıştı.”

‘‘ÇOĞU KIYAFETİM ARTIK BANA BÜYÜK GELİYOR”
. Ameliyat sonrası kaç benden küçüldün?
“İnan bilmiyorum şu an. Yaz tatili sonrası İstanbul’a döndüm ve kışlık gardırobumla karşı karşıya kaldım. Çoğu kıyafetim artık bana büyük geliyor. Önemli bir kısmını dağıttım. Elimde kalanların bir kısmını küçülttüm, birazıyla da idare ediyorum. Henüz alışveriş yapmadım. Dolayısıyla üzerime yeni bir şey almadım. Belli ki kilo vermem biraz daha sürecek. Ocak, şubat gibi 60’lı kilolara geldiğim vakit örneğin kot pantolon alacaksam üzerime olan ve uzun süre kullanabileceğim bir bedeni almak istiyorum.”

“EŞİM KARNIYARIĞI BİLE ÇOK GÜZEL YAPIYOR”
. Evde yemekleri kim yapıyor?
“Ameliyattan sonra bizdeki denge biraz değişti. Ben hem yemek yapmayı, hem de yapıp yedirmeyi çok severim. Eşim Ömer’in hiç öyle bir antrenmanı yoktu evlenmeden önce. Mutfak konusunda o kadar yetenekli bir annesi var ki, bugüne kadar oğluna hiç el sürdürmemiş ve güzel yemekler yapmış. Ömer, yemeğe meraklı, damak tadı da çok güzel. Artık, O da yavaş yavaş ilgilenmeye başladı. Ameliyattan sonra da ‘Sen yorulma ben bir deneyeyim’ derken bayağı geliştirdi kendini. Mesela son üç gündür ben hiç yokum mutfakta. Karnıyarık yapmışlığı bile var.”

. Evlendikten sonra özellikle erkekler kilo alır. Peki sen kilo aldın mı?
“Evlendiğimde zaten çok kiloluydum. Evlendikten sonra çok kilo almadım.”

“İKİ SENE ÖNCE TİROİD KANSERİ NEDENİYLE AMELİYAT OLDUM”
. Sağlık konusunda nasıl birisin? Evhamlı mısın yoksa doktorun verdiği ilaçları zaman zaman unutan bir hasta mısın?
“İlaç içmeyi sevmiyorum. Ama bundan iki sene önce ultrasonla tiroidimde tesadüfen kanserli hücreye rastlandı. Ondan sonra apar topar ameliyat olmak zorunda kaldım. Bizler zaman zaman kan değerlerimizde tiroide baktırırız. O değerler düzgün çıktıktan sonra bize her şey normal geliyor. Ama öyle değilmiş; ultrasonla da tiroidin incelenmesi gerekiyormuş.”

. Tiroid kanseri tanısından sonra hayatında neleri değiştirdin?
“Tüp mide ameliyatına kadar gelen süreç aslında o noktada başladı. ‘Ben çok iyiyim, vücudumla da barışığım. Yemek yemeyi seviyorum. Hayat da çok güzel’ düşüncesinin doğru olmadığını anladım. Aslında  kanser gerçeğiyle karşılaştığım zaman ayıldım. O süreçten sonra biraz daha kendime bakmaya başladım. Hayatımla ilgili daha sağlıklı ve daha kaliteli yaşamaya yönelik kararlar almaya çabaladım. Tüp mide ameliyatını da bunun sonucu oldum.”

. Senin için kaliteli bir yaşam nedir?
“Sabahları güzel uyanıp, sağlıklı şeylerle beslenip, film izleyip, kitap okuyup, gezip, değişik yerler görüp güzel bir gün geçirmek benim için yeterli. Hareket ederken sıkıntı çekmemek... Dolayısıyla her türlü aktiviteye ‘Ben geliyorum’, ‘Ben katılırım’ diyebilmek… Kaliteli yaşamanın benim için tanımı bu.”

“40’LI YAŞLARDA KENDİME ÖNEM VERMEYİ ÖĞRENDİM”
. Sağlıkla ilgili ne mesaj vermek istersin?
 “Sanırım önem sırasına belli bir yaştan sonra kendimizi koyuyoruz. Ben 40’lı yaşlardan sonra bunu yaptım. Biraz geç kaldığımı düşündüm ama ne yapalım ki bu bilince 40’lı yaşlarda erebildim. Önce kendim; aklım, fikrim, ruhum, sağlığım, bedenim rahat ettikten sonra ben başkalarına daha yararlı olabileceğimi anladım.  Hayatta hiçbir şeyi geçiştirmemek, en güzelini hak ettiğimizi düşünerek her şeyi sonuna kadar yaşamak lazım. Öyle kararlar almak lazım.”