Medya
27 Mar 2017 09:28 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 22:34

Sabah Okur Temsilcisi gazete ve gazetecileri düzeltti: İngilizce okuyamadıkları için...

Sabah gazetesi Okur Temsilcisi İbrahim Altay, Avrupa Parlamentosu'nun Daily Sabah gazetesinin dağıtımını yasaklaması üzerine içerdeki yanlışları yazdı.

Daily Sabah'ın, Sabah gazetesinin İngilizce versiyonu olmadığının altını çizen İbrahim Altay, içerdeki gazetecilere şu düzeltmeyi yaptı:

"Sanırım İngilizce okuyamadıkları için bunu anlayamayan bazı gazeteler ve gazeteciler var; düzeltmiş olalım."

Daily Sabah'ın genel yayın yönetmeni, yazı işleri ekibi ve yazarıyla İngilizce yayın yapan müstakil bir gazete olduğunu hatırlatan İbrahim Altay, Avrupa Parlamentosu'nun yasak kararı için ise şönları yazdı:

"Irkçılık, yabancı ve Müslüman düşmanlığı, farklı fikirlere tahammülsüz Avrupa'nın pek çok ülkesinde giderek yaygınlaşıyor. Acıklı olan sadece bu eğilimlerin marjinal olmaktan çıkması değil Avrupa değerlerinin temsilcisi olmakla övünen kurumların resmi politikası haline gelmeye de başlaması."

İşte Sabah Ombudsmanı İbrahim Altay'ın o yazısı:

Daily Sabah'ın yasaklanması


Daily Sabah, Sabah gazetesinin İngilizce versiyonu değildir. İngilizce yayın yapan müstakil bir gazetedir. Genel Yayın Yönetmeni, Yazı İşleri ekibi ve yazarları farklıdır.

Sanırım İngilizce okuyamadıkları için bunu anlayamayan bazı gazeteler ve gazeteciler var; düzeltmiş olalım.

Geçtiğimiz hafta Hollandalı bir vekilin talebi üzerine Daily Sabah'ın Avrupa Parlamentosu'nda dağıtımı yasaklandı. İşin tuhafı Hollandalı vekilin, FETÖ'nün Hollanda yapılanması hakkında Sabah'ta yayımlanan haberlerden ve Daily Sabah'ta yayımlanan bir köşe yazısından rahatsız olmasıydı.

Yasaklanma talebinin Daily Sabah'ın attığı 'Hollanda Faşizme Teslim Oldu' manşetlerinden hemen sonra gelmesi ise şaşırtıcı değil.

Irkçılık, yabancı ve Müslüman düşmanlığı, farklı fikirlere tahammülsüz Avrupa'nın pek çok ülkesinde giderek yaygınlaşıyor.

Acıklı olan sadece bu eğilimlerin marjinal olmaktan çıkması değil Avrupa değerlerinin temsilcisi olmakla övünen kurumların resmi politikası haline gelmeye de başlaması.

Fikir ve ifade özgürlüğünü yok sayan bu kararı kınıyor, Avrupa Parlamentosu'nu bir an önce bu uygulamadan vazgeçmeye çağırıyorum.