Güncel
11 Ağu 2017 21:29 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 00:35

Kara Havacılık Komutanlığındaki darbe girişimi davası

- Darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 sanığın yargılandığı davanın bugünkü celsesi sona erdi

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 sanığın yargılandığı davanın bugünkü celsesi tamamlandı.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumlarındaki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, taraf avukatları ile müştekiler katıldı.

Duruşmada savunma yapan sanık Cihangir Can, suçlamaları reddetti.

Terör saldırısı olduğu yönündeki beyanlar üzerine aldığı emirlerle hareket ettiğini söyleyen Can, darbe girişiminde bulunmadığını, bir süre güvenlik kamera kayıtlarının toplandığı odada bulunduğunu anlattı.

FETÖ üyesi olmadığını ileri süren Can'ın çapraz sorgusunun ardından sanık eski Kara Pilot Yüzbaşı Cumali Bolat'ın savunması alındı.

Bolat, 15 Temmuz öncesinde birinci sicil amiri Kara Havacılık Okul Komutanlığı Öğretim Başkanlığı Döner Kanat Kurul Başkanı Albay Uğur Kapan'ın yanına çağırarak başka bir gün olan nöbetini cuma günü tutmasını emrettiğini söyledi.

Bunun üzerine o gün nöbetçi olan arkadaşını arayıp nöbetini değiştirdiğini anlatan Bolat, Öğretim Başkanlığındaki nöbeti sırasında üzerinde uçuş tulumu bulunduğunu belirtti.

Bolat, hava kararmasına yakın bazı kursiyerleri ve devresi de olan Üsteğmen Serdar Ercan’ı gördüğünü, ona ne olduğunu sorduğunda bilmediğini söylediğini aktardı.

Daha sonra askeri hattan nöbetçi amirini pek çok kez aradığını ancak ulaşamadığını dile getiren Bolat, "Bir süre sonra kışlada helikopterlerin çalışma seslerini duydum ama benim bulunduğum yer alçakta ve uzak olduğu için apronu görmez. Kimin uçtuğunu görmedim." dedi.

Bulunduğu sorumluluk sahasının emniyetini aldığını ve buraya kimsenin gelmediğini savunan Bolat, iddianamede geçen elinde uzun namlulu silah olduğu ifadesinin ise gerçeği yansıtmadığını, bulunduğu yerde uzun namlulu silah kullanılmadığını söyledi.

Sabah saatlerinde kulenin olduğu bölgede bir kobra helikoptere ateş edildiğini, kobranın da ateş ettiğini gördüğünü ifade eden Bolat, çatışma ortamından dolayı sivil kıyafetlerini giyip kışladan ayrıldığını, nöbeti devralmaya gelecek subaya da tehlikeli olduğu için gelmemesini söylediğini bildirdi.

Evdeyken Serdar Ercan'ın aradığını ve Akıncı Üssü'nde olduğunu söylediğini, kendisini almasını istediği için yola çıktığını anlatan Bolat, üsse giderken polis kontrolünde askeri kimliğini gösterince gözaltına alındığını ve sonrasında tutuklandığını ifade etti.

Bolat, Akıncı Üssü'nün darbe girişimi için kullanıldığını bilmediğini, bilseydi kesinlikle gitmeye çalışmayacağını iddia ederek, FETÖ ile bir bağının olmadığını öne sürdü.

Devresi sanık Serdar Ercan'ın ağabeyi sanık Ali Ercan'ın, daha önce buluşup sohbete gittikleri yönündeki iddialarının doğru olmadığını savunan Bolat, iftira atıldığını söyledi.

Darbeyi yönetenlerle bir irtibatı olmadığını da ileri süren Bolat, tahliyesini talep etti.

Duruşma, pazartesi gününe ertelendi.