Güncel
07 Mar 2018 12:14 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 00:57

İstanbul'da Yaşayan Arap Aydınlar Çalıştayı

- AK Parti Siirt Milletvekili Aktay:- "İstanbul'daki Araplar'ın Türk kardeşleriyle bir araya gelmesi büyük bir fırsattır. Nasıl Medine'de muhacirler güzel bir örnek yaptılarsa, medeniyetin çıkışını oluşturdularsa eminim sizin buraya hicretiniz de inşallah aynı şekilde yeni medeniyetler...

İSTANBUL (AA) - AK Parti Siirt Milletvekili Yasin Aktay, İstanbul'daki Araplar'ın Türk kardeşleriyle bir araya gelmesinin büyük bir fırsat olduğunu belirterek, "Nasıl Medine'de muhacirler güzel bir örnek yaptılarsa, medeniyetin çıkışını oluşturdularsa eminim sizin buraya hicretiniz de inşallah aynı şekilde yeni medeniyetler çıkaracaktır. Bu medeniyet, tüm Müslümanlar'ın sorunlarını çözecektir." dedi.

Aktay, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığınca 1453 Çırpıcı Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen, "İstanbul'da Yaşayan Arap Aydınlar Çalıştayı"nın açılışında yaptığı konuşmada, İstanbul'un Türkiye'nin, özgürlüklerin, insan onurunun sembolü olduğunu söyledi.

Türkiye'nin, insani yardım konusunda dünyada ilk sıralarda yer aldığını hatırlatan Aktay, 3,5 milyon Suriyeli'yi ağırlayan Türkiye'nin dünyada insaniyetin, medeniyetin başkenti olduğunu dile getirdi.

İstanbul'un sadece insaniyetin değil, kültürün de başkenti olduğunu ifade eden Aktay, İstanbul'un, Osmanlı döneminde de İslam kültürünün başkenti olduğunu vurguladı.

İstanbul'un da Kudüs gibi tüm dinleri ve kültürleri bir araya getirdiğini belirten Aktay, "Şu an Avrupa farklı kültürleri kucakladığından dolayı övünüyor ama bu farklı kültürleri kucaklamak aslında Türk medeniyetinin özelliklerindendir. Tabii ki İstanbul bu konularda çok iyi bir örnektir." dedi.

İstanbul'un şu an tüm Araplar'ın buluşma noktası olduğunu anlatan Aktay, bu durumun bugüne ait bir şey olmadığını aktardı.

Aktay, 2010 yılının sonlarında Arap Baharı'nın başladığını hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Araplar, 100-150 senedir böyle bir baharı, özgürlüğü, onuru, ekmeği istiyorlardı. Dünyadaki tüm insanlar onur, özgürlük ve ekmeğe muhtaçtır. Ama maalesef Arap ülkeleri bu üç şeyi çok özlemiş durumdalar. Çünkü onları görmüyorlar. Özledikleri için bu yola başvurdular, bu zulme karşı ayaklandılar. Bu sömürgecilik güçlerinin yerleştirdiği sistemlere karşı ayaklanmak ve hayat tarzlarını değiştirmek istediler.

Arap Bahar'na karşı çıkan bu gerilimi, kesinlikle durdu sanmayın. Avrupa'nın desteklediği postmodern sistemin yaptığı bu şeyler, Mısır'da olanlara göz yummaları alınlarında bir leke olarak kalacaktır. Çünkü insanlar, Mısır'da iradelerini sergilemek istediler. Ama maalesef darbeciler, kurşunladılar o gösterileri. Rabia Meydanı'nda bir günde 3 bin kişiyi öldürdüler. Müslümanlar'ın ülkesinde demokrasiyi istemiyorlar, onların işine gelen şey zulümdür. Arap Baharı'ndan sonra maalesef İslam alemine kış geldi. Çünkü tüm dünya, tüm halklar, tüm Arap halkları, İslam halkları uyandı ve bunu fark ettiler. Özgür olduklarını, onuru hak ettiklerini, iradelerinin olduğunu gördüler."

- "Aynı mutfakta hazırlanan bir hareketti"

AK Parti Milletvekili Aktay, Araplar'ın özgürlüğüne yönelik saldırıları, Türkiye'ye karşı olan saldırılardan ayrı görmediklerini belirterek, şunları dile getirdi:

"Çünkü Mısır'da bir ayaklanma olduğu zaman aynı dönemde Türkiye'de de Gezi Parkı olayları yaşanıyordu. Aynı mutfakta hazırlanan bir hareketti. Aynı söylemler, aynı konuşmalar. Sanki aynı hedefe yönelik olan şeylerdi. Türkiye'yi değiştirmek istediler çünkü Türkiye'yi bölgenin umudu olarak görüyorlardı. Tüm bölgeye örnek teşkil ettiği için Türkiye'yi hedef gösterdiler. Çünkü tüm Arap alemine değişmeye yönelik ufuk veriyordu. Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan Allah'ın bir hediyesidir. Bu işlerin üstesinden gelebildi. Arap Baharı başladığı zaman aynı zamanda Erdoğan'ı, AK Parti'yi ve Türkiye'yi düşürmek istediler. Ama başarısızlığa uğradılar. İlk darbe girişiminde başarısız oldular. 2013'te Gezi Olayları'nda başarısız oldular. Ama durmadılar, sadece 6 ay sonra 17-25 Aralık'ta yeni bir darbe girişimi yaptılar. İlk darbeyi, halk gösterileriyle yapmaya çalıştılar. Sanki bu göstericiler demokrasi istiyormuş gibi göstermeye çalıştılar. Türk halkı Erdoğan'ı düşürmek istiyor dediler. Ama o bir oyundu, kumpastı."

Aktay, ikinci kez 17-25 Aralık'ta yargı yoluyla sözde yolsuzlukla mücadele ediyormuş gibi darbe yapılmaya çalışıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Yolsuzlukla mücadeleye kimse karşı gelemez, kimse yolsuzluğu sevmez. Erdoğan, tüm gücüyle bu darbe girişimine karşı durdu. 'Bu yolsuzlukla mücadele değil, bu bir darbe girişimidir. Bunu bahane olarak kullanıyorlar' dedi. Bunu hemen ortaya çıkardı. 'Bu FETÖ'dür, darbe yapmaya çalışıyorlar' dedi. Kürt meselesini kullanarak darbe yapmaya çalıştılar. Bunda da başarısız oldular. En sonunda direk yolla darde yapmaya çalıştılar. Son kartlarını kullandılar. 15 Temmuz'da darbe yapmaya çalıştılar. Türk halkı olarak buna karşı durduk. Bizim liderliğimizi, iktidarımızı koruduk, devletimize sahip çıktık. Halk ve devlet şu an birlikte çalışıyor. Türkiye çok daha güçlü. Tek vücut gibi devam ediyor. Onlar hiç durmadılar ve durmayacaklar. Sürekli uyanık olmamız, sorunlarımızı birlikte çözmemiz, tek ümmet olarak durmamız gerekiyor. Aramızda herhangi bir sıkıntı olduğu zaman aramızdaki sıkıntıları bırakıp, ilkelerimize sığınmamız gerekiyor."

Türkiye'de yaşayan Araplar'ı kardeş olarak gördüklerini dile getiren Aktay, "İstanbul'daki Araplar'ın Türk kardeşleriyle bir araya gelmesi büyük bir fırsattır. Nasıl Medine'de muhacirler güzel bir örnek yaptılarsa, medeniyetin çıkışını oluşturdularsa eminim sizin buraya hicretiniz de inşallah aynı şekilde yeni medeniyetler çıkaracaktır. Bu medeniyet, tüm Müslümanlar'ın sorunlarını çözecektir." diye konuştu.

- Çalıştay uluslararası ödüle aday

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı tarafından ilim, kültür sanat ve edebiyat alanlarında fikir alışverişi gerçekleştirmek, ortak projeler üretmek ve entelektüel birikimin çeşitliliğini arttırmak amacıyla düzenlenen çalıştay yarın sona erecek.

Çalıştaya, 13 farklı ülkeden eski bakanlar, siyasiler, bürokratlar, akademisyenler, edebiyatçılar, şairler, vakıf ve dernek başkanları, müzisyenler ve gazetecilerden oluşan aydınlar katılıyor.

Çalıştayda, İstanbul'da yaşayan Arap dünyasından aydınlarla ortak projeler gerçekleştirmek, Arap aydınların kültürel birikimlerini Türkiye'nin ve İstanbul'un entelektüel hayatına daha fazla dahil etmek için bilgi alışverişi yapılacak.

İstanbul'da Yaşayan Arap Aydınlar Çalıştayı, Dünya Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Birliği (UCLG) tarafından Eylül ayında Meksika'da düzenlenecek, "Kültür Ödülleri Yarışması"nda aday proje olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni temsil edecek.