Gündem
06 Tem 2015 14:29 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:42

Gazeteciler travmayla nasıl baş edebilir?

BBC Türkçe Servisi, gazetecilerin mesleklerini icra ederken karşılaştıkları travmatik olaylarla nasıl baş edebileceği konusunda aşağıdaki yazıyı yayımladı.

İşte Mark Brayne'ın Hepimiz insanız başlıklı o yazısı:

Gazeteciler başka insanların kolay kolay karşılaşmadığı olaylara ilk elden tanık olur. Onlar dinleyicilerinin gözü ve kulağıdır. Görüp duydukları şeyler bazen üzücü ve travmatik olabilir.
Gazeteci olmanın yanı sıra insan olduğunuzu da unutmayın. Aslında insan olmak gazeteciliğin merkezinde yer alır. Konu edindiğiniz şeylerin etkisinde kalmamak mümkün değildir; normal olan da budur.

Mark Brayne meslekteki 30 yılının bir bölümünü BBC dış haberler muhabiri olarak geçirdi. Aynı zamanda diplomalı psikoterapist olan Brayne şunları öneriyor:

Gazeteci olmanız, haberini yaptığınız hiçbir olaydan Süpermen giysisi kuşanmış gibi etkilenmemeniz demek değildir.

Herşeyden önce kendinize karşı dürüst olun ve şunları baştan kabul edin:
-Tehlikeler

-Zorluklar

-Kendi sınırlılıklarınız

-Korkularınızla ilgili olarak uygun kişilerle konuşun. Konuşmanın yararını görmek için onları kendinize saklamayın.

Son olarak da haber konusu ettiğiniz olayla ilgili bilgi edinin. İyi bir hazırlık son dakika paniklerini önleyecek ve kaygılarınızı azaltacaktır.

İşinizi yapın

Ölüm, dram ve aşırı duygusal sıkıntılar içeren durumlarla karşı karşıya olacaksınız.
Rahat ettiğiniz alanın dışına sürüklenecek, gazeteci olarak zor duruma düşürüleceksinizdir. İnsan olarak da sınırlarınızın zorlandığı durumlar olacaktır.

Nasıl baş etmeli?

Bir iş için orada olduğunuzu unutmamak duygusal açıdan önem taşır. Siz gazetecisiniz, kurtarma ekibi çalışanı değil. Oraya haber yapmak için gitmiş bulunuyorsunuz.

Bazen bu zor gelecektir. Karmaşık durumlarda zor kararlar almak zorunda kalacaksınız. Örneğin, birini kurtarmaya mı çalışmalı yoksa mülakatınıza devam mı etmelisiniz?

İnsanlar dayanıklı varlıklardır. Gazeteciler ise daha da dayanıklı. Yine de göreceklerinize kendinizi hazırlamanız gerekir.

Her şeye karşı zırha bürünmek iyi değildir.
Fakat çok etkileneceğinizin ve olay sonrasında bununla ilgili olarak iş arkadaşlarınızla konuşacağınızın farkında olmak en iyi çözümdür.

Size daha yakın

Peki kişi olarak sizi etkileyen bir olayı gazeteci kimliğinizle nasıl ele alırsınız? Haber konusu olayı yaşayan siz ve aileniz ise ne olur?

Gazeteci ve psikoterapist Mark Brayne'e göre o zaman durum değişir. Olayın içinde olmanın getirdiği olumlu ve olumsuz sonuçlar vardır.

Olumlu yönü, olayın sizin için önem ve anlam taşımasıdır.
Gazeteci olarak olayı doğru, bütünlüklü ve seslendiğiniz kitlenin anlayacağı şekilde yansıtmak göreviyle yükümlüsünüz. Anlamlı bir iş yaptığınızı düşünmek yararlı olacaktır.

Öte yandan olayla bağlantınızın adil ve tarafsız olmanızı engellediği durumların farkında olmanız gerekir.

Olayla bağlantısı olmayan ama olayı hisseden merhametli bir tanık rolünü benimserseniz dengeyi doğru tutturmuş olursunuz.

Travma belirtileri

Travmanın etkisi yaralanmaya benzer. Travma belirtileri duygusal bir yara gibidir. Bunlar üç geniş kategoride toplanabilir:

İhlal: Zihninizi kurcalayan görüntüler, kabus ve geçmişe dönüş gibi bazı şeyleri kafanızdan çıkaramıyorsunuzdur.

Kaçınma: Başınıza kötü bir iş gelecek korkusuyla belli yerlere gitmekten kaçınıyor, kendinizi uyuşmuş ve insanın yaşadığı acıya karşı duyarsızlaşmış hissediyorsunuzdur.
Aşırı uyarılma: Nedensiz yere kalp atışınızda hızlanma, terleme gibi belirtilerin yanı sıra dikkat toplayamama ve zihninizde uğultu hissi.

Bir suikastçiden kaçıyorsanız bunların hepsi normaldir. Ama gece  yarısı uyanıp kendinizi suya batıp çıkmış gibi terlemiş bir halde buluyorsanız o zaman, yaşadığınız bazı şeyler sizi etkilemiş demektir.

Kendinize dikkat edin

Görev yaparken malzemenize iyi baktığınız gibi kendinize de dikkat etmeniz gerekir.

-Yeterince uykunuzu alın

-Düzenli ve iyi beslenin

-Alkol ve kafein tüketiminizi sınırlı tutun

-Spor yapın

-Temiz hava alın

-İnsan üstü olmadığınızı kabul edin, yaşadıklarınızı paylaşın

-Hem tecrübe hem de bilim göstermiştir ki yaşadığınız şeylerle ilgili konuşmak vücudunuzun ve beyninizın olan biteni algılamasına yardımcı olur ve dibe vurma riskinizi azaltır.

Ciddiye alın

Haber kurumları bugün travma konusunu eskiye oranla çok daha ciddiye alıyor. Ama hâlâ çok yol katetmek gerekiyor.

Birisini asbestli bir alana, nükleer tesise veya kömür madeni gibi tehlike bölgesine gönderiyorsanız onların güvenliği için gereken temel tedbirleri alırsınız.

Tehlikeli ortamlara gidenlerin fiziksel olarak iyiliğini güvenceye almak üzere kurslar düzenlenir.
Peki olayın duygusal etki boyutu ne olacaktır?

"Travma", insanın ya da doğanın insana yaşattığı korkunç olaylara tanıklık etmek zorunda kaldıkları için gazeteciler açısından mesleki bir risktir.

Gazeteciler çatışma bölgelerinde ölmeye veya duygusal olarak yaralanmaya devam edecektir.
Bu mesleğin bir parçasıdır. Tıpkı, asker, polis, itfaiye mesleklerinde olduğu gibi.

Biz gazeteciler olay yerine ilk koşanlarız. Bu yüzden haber kurumları yasal olarak gazetecileri korumakla yükümlüdür.

Yardım istemek normaldir

Destek alınabilecek kişilerin ilk sırasında meslekdaşlar yer alır. Birçok insan travmayı ailesi, dostları ve iş arkadaşlarının desteğiyle atlatır.

Bir sorun yaşıyorsanız dostlarınıza, iş arkadaşlarınıza, ailenize, güvendiğniz insanlara, sizi dinleyecek kişilere anlatın... Aynı şeyi siz de arkadaşlarınız için yapın. Gerektiğinde onların sıkıntılarını dinlemeye hazır olun.

Ama bazen bunlar yetmeyebilir; bir profesyonelin yardımına ihtiyaç duyabilirsiniz. Bunun için şu belirtilere dikkat etmek gerekir:

-Kabuslar
-Geçmişe dönüşler
-Aşırı alkol tüketimi
-Kişisel ilişkilerde sorunlar
-Bu durumlarda rehberlik servisine veya daha ciddi hallerde psikoterapiye başvurulabilir.

Şunu unutmayın: Siz de insansınız ve çektiğiniz acı ne olursa olsun yardım ıstemeyi ve almayı gayet olağan karşılamanız gerekir.