Gündem
26 Eki 2016 14:08 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:37

Game Of Thrones davasında karar çıktı!

Dünyada izlenme rekorları kıran fantastik televizyon dizisi "Game Of Thrones - Taht Oyunları", yapılan bireysel başvuruyla Anayasa Mahkemesinin gündemine girdi

Anayasa Mahkemesinin, TSK'dan atılan bir yüzbaşının yaptığı bireysel başvuruya ilişkin kararı, Resmi Gazetede yayımlandı.

Buna göre, İzmir Maltepe Askeri Lisesinde İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Yüzbaşı İskender Gülbahar, 2011'de video dersinde öğrencilerine, dünyaca ünlü "Game Of Thrones- Taht Oyunları" dizisini izletti.

Dizide müstehcen görüntüler bulunduğu, ders adı altında bu görüntüleri çocuklara izlettiği gerekçesiyle Yüzbaşı hakkında soruşturma başlatıldı.

TSK ile ilişiği kesilen Yüzbaşı Gülbahar, bu işleme karşı dava açtı. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) Birinci Dairesi, ilişik kesme işlemini iptal etti.

Karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine dosyayı tekrar inceleyen Daire, bu kez davayı, "Söz konusu diziyi askeri öğrencilere seyrettirmek ve bu sırada başlarında bulunmak suretiyle TSK'nın itibarını sarsacak şekilde ahlak dışı hareketlerde bulunduğu ve statüsü itibarıyla kamu görevlisi olmak yeterliliğini yitirdiği..." gerekçesiyle reddetti.

Yüzbaşı Gülbahar, açtığı davadan sonuç alamayınca Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.

Başvuru dilekçesi

İskender Gülbahar başvurucu dilekçesinde, ulusal kanallarda izletilen ve (13+) yaş kategorisi izleyici için uygun görülen söz konusu dizinin izletildiği sınıfın 17-18 yaş grubundaki 12. sınıf öğrencileri olduğunu belirtti.

Gülbahar, dizinin Askeri Savcılık tarafından yürütülen soruşturmaya ilişkin dosyasındaki bilirkişi raporunda belirtildiği gibi Orta Çağ döneminde geçtiği varsayılabilecek fantastik ögeler içeren, gerçek dünya ile alakası olmayan, içeriğinde Türk milleti ya da Türk devleti ile ilgili konu barındırmayan dolayısıyla milli duyguları zayıflatabilecek hiçbir öge içermeyen bir yapım olduğunu anlattı.

Dizide Vatan sevgisi, kralına bağlılık, kahramanlık, aile sevgisi ve benzeri kavramların ön planda olduğunu, 550 dakikalık dizide cinsel içerikli sahnelerin 15 dakikayı geçmediğini, İngilizce eğitimine paralel olarak izletilen ve sınavda sorusu sorulan bu dizinin ahlaki açıdan sakıncalı olduğu iddiasının dayanaktan yoksun bulunduğunu belirten Gülbahar, dizide cinsel içerik veya milli duyguları zedeleyecek ögeler bulunmasa da uygunsuz olarak nitelendirilebilecek bazı kısımları ileriye sararak veya izletmeyerek kontrollü şekilde dizinin izlenmesini sağlamaya çalıştığının öğrenci ifadeleri ve tanık beyanlarıyla ortada olduğunu ifade etti.

Gülbahar başvurusunda, AYİM'in bağımsız ve tarafsız bir mahkeme olmadığını, sonuç olarak belirtilen durumlar nedeniyle eşitlik ilkesinin, adil yargılanma hakkının, masumiyet karinesinin ve çalışma hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek, yeniden yargılama yapılmasını talep etti.

Gerekçeden

Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü, Yüzbaşı Gülbahar'ın, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verdi. İhlal sonuçlarının ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama yapılması için kararın bir örneği AYİM Birinci Dairesine gönderildi.

Gerekçede, AYİM tarafından verilen ilk kararda, oy çokluğuyla Gülbahar'ı TSK'dan ayırma işleminin iptal edildiği, karar düzeltme istemi üzerine yapılan incelemede ise aksi yönde bir sonuca varılarak davanın reddine karar verildiğinin görüldüğü belirtildi.

Başvuruya konu olan ve hak ihlaline neden olduğu ileri sürülen karar düzeltme başvurusu üzerine verilen kararda, ilk kararda yer alan objektif tespitlere aykırı bir hususun varlığının ortaya konulamadığı, takdir yetkisinin kullanımında amaç edinilen kamu yararının başvurucu hakkında daha hafif bir disiplin cezası ile sağlanıp sağlanamayacağının tartışılmadığı kaydedilen gerekçede, şu tespitler yapıldı:

"Kararda, başvurucunun mesleki geçmişinde hiçbir disiplin cezası yok iken disiplin yönünden ilk defa yaşanılan bir olay nedeniyle en üst düzeyde yaptırım uygulanmasının gerekçelerinin tam olarak ortaya konulamadığı, dizinin izlettirilmesine başvurucunun tek başına karar vermediği gibi karar vericiler arasında en alt rütbede yer aldığı, ayrıca dizinin izlettirilmesi sırasında başvurucunun da diziden rahatsız olduğuna dair öğrenci ifadeleri bulunmasına karşın bu durumun da kararda tartışılmadığı görülmektedir.

Meslek hayatı boyunca ilk kez disiplin yönünden tahkikata ve üstlerinin emri ve bilgisi dahilinde olan bir olaydan dolayı en ağır yaptırım olarak kabul edilebilecek ayırma işlemine tabi tutulan başvurucu hakkında kullanılan takdir yetkisinin, kamu yararına uygun olduğu yönünde verilen kararda bariz takdir hatası olduğu ve bu nedenle ayırma işleminde kullanılan takdir yetkisinin ölçülü olduğu konusundaki kararın adil yargılanma ilkesini ihlal ettiği sonucuna varılmıştır."