Gündem
07 Tem 2015 15:22
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:43
Bilal Erdoğan o davayı kaybetti!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, Sözcü muhabiri Ali Ekber Ertürk aleyhine açtığı davayı kaybetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, Sözcü muhabiri Ali Ekber Ertürk aleyhine açtığı davayı kaybetti. Soruşturmayı yürüten Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, “Fethullah’ın Yurtları Kapanıyor, Bilal’in Yurtları Açılıyor” başlıklı haber nedeniyle Erdoğan’ın Ertürk’e açtığı davada kovuşturmaya yer olmadığı kararını verdi. Kararda “Söz konusu haberde hakaret niteliğinde söz ve bu anlama gelebilecek yorum bulunmamaktadır. Haber, eleştiri ve yorumlardan ibarettir” denildi.
NESNEL HABERCİLİK
Bilal Erdoğan’ın dava talebini reddeden Savcılık, AİHM’in ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun benzer kararlarına atıfta bulunarak, “Basın özgürlüğünün bir derece abartmayı ve kışkırtmaya başvurmayı da içerdiği, gazetecinin yazısında kullandığı deyimler polemik niteliğinde olsa da bu ifadelerin nesnel bir açıklama ile desteklendiğinde, bunların asılsız kişisel bir saldırı olarak görülemeyeceği” vurgulandı. Kararda şöyle denildi:
“Basın özgürlüğü kapsamında, düşünce açıklama, bilgi verme ve eleştiri sınırları içerisinde kaldığı, açıklanış şekliyle konusu arasında düşünsel bir bağ bulunduğu ve nesnel bir açıklama ile desteklendiği, eleştiri ve değer yargılarının sert ve çarpıcı bir üslupla dile getirilmiş olsa bile, belirtilen özgürlükler kapsamında hukuka aykırı kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu hali ile hakaret suçunun unsurları bakımından oluşmadığı, tüm soruşturma evrakı kapsamından anlaşılmakla, kamu adına takibata mahal olmadığına karar verildi.”
NESNEL HABERCİLİK
Bilal Erdoğan’ın dava talebini reddeden Savcılık, AİHM’in ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun benzer kararlarına atıfta bulunarak, “Basın özgürlüğünün bir derece abartmayı ve kışkırtmaya başvurmayı da içerdiği, gazetecinin yazısında kullandığı deyimler polemik niteliğinde olsa da bu ifadelerin nesnel bir açıklama ile desteklendiğinde, bunların asılsız kişisel bir saldırı olarak görülemeyeceği” vurgulandı. Kararda şöyle denildi:
“Basın özgürlüğü kapsamında, düşünce açıklama, bilgi verme ve eleştiri sınırları içerisinde kaldığı, açıklanış şekliyle konusu arasında düşünsel bir bağ bulunduğu ve nesnel bir açıklama ile desteklendiği, eleştiri ve değer yargılarının sert ve çarpıcı bir üslupla dile getirilmiş olsa bile, belirtilen özgürlükler kapsamında hukuka aykırı kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu hali ile hakaret suçunun unsurları bakımından oluşmadığı, tüm soruşturma evrakı kapsamından anlaşılmakla, kamu adına takibata mahal olmadığına karar verildi.”
